 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E:1990/2102
K:1990/2503
T:23.03.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- ALACAK DAVASI
- YURT DIŞINA ÖĞRENCİ GÖNDERİLMESİ
- TAAHHÜDÜ İHLAL
ÖZET: Banka alacaklarının sermayeye dönüşüm işlemi ana sözleşme değişikliği yapılarak bunun tescili ile tekemmül eder. Alacakların ancak bu tarihten sonra ertelenmesi gerekir. Kamu düzeni amacı ile çıkarılan yasalar, tıpkı içtihadı birleştirme kararlarında olduğu gibi, henüz kesinleşmemiş kararların temyiz incelemesi sırasında Yargıtay'ca da dikkate alınması lazımdır.
(3332 s. SPTŞ. K. m. 5/a)
.............. T.A.Ş. ile ............. Otomotiv Ends. A.Ş., ............ Kurumu Gen. Müd. Motorlu Araçlar Tic. A. Şti. arasında çıkan davadan dolayı, (İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi)nce verilen 26.10.1988 gün ve 499-4190 sayılı hükmü onayan Dairenin, 28.12.1989 gün ve 391-7531 sayılı ilamı aleyhinde davacı ve davalılardan ........... ve ........... Otomotiv Ends. A.Ş. vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davalılardan .... .... Otomotiv Endüstrileri A.Ş.ne müvekkili bankaca açılan kredi taahhütnamesine diğer davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imza attıklarını ancak, (975.128.617) liralık kredi borcunun ödenmediğini ileri sürerek bu alacağın davalılardan O........ sorumluluğu (300.000.000) lira ile sınırlı olarak faiz ve teferruatı ile müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizce onanması üzerine bu defa davacı vekili ile davalılardan O........ ve T. Otomotiv Endüstrileri A.Ş. vekilleri karar düzeltme isteminde bulunmuşlardır.
1- Davalılar vekilleri esas savunmaları dışında, dava tarihinden sonra yürürlüğe giren 3332 sayılı Yasa hükümleri uyarınca finansman güçlüğüne düşen müvekkillerinden asıl borçlu .......... Otomotiv Endüstrileri A.Ş.nin sermaye yapısının güçlendirilmesiğyoluna gidildiğini açıklayarak, anılan yasanın 5/a maddesi hükmü uyarınca davacı bankaya olan borçlarının faizsiz olarak ertelenmesi gerektiğini savunarak davanın bu yönden de reddinin gerektiğini savunmuşlardır.
3332 sayılı Yasa, gerekçesinde de değinildiği üzere, ekonomik güçlükler nedeniyle çıkartıldığına ve bir nevi genel nitelikte konkordato hükümlerini de içermesi bakımından kamu düzeni ile ilgili olup anılan yasanın yürürlüğe girmesinden itibaren daha önce açılmış olan davalarda da uygulanması gerekir. Ne varki, anılan Yasanın 5/a maddesi hükmüne göre, borcun dondurulması yani faizin ertelenmesinin başlangıç anı, alacakların sermayeye dönüşümü anı olarak saptanmış bulunmaktadır. Şu halde, davalı asıl borçlu anonim şirketin bankalara olan borçlarının diğer bir deyişle bankaların bu alacaklarını sermayeye kalbedilmesini benimseyen bankalar yönünden, sermayeye dönüştürülme işlemi tamamlanmadıkça bunu benimseyen banka ve kişiler yönünden anılan yasanın erteleme hükümlerinin mahkemelerce uygulanması mümkün değildir. Banka ve diğer alacaklıların, alacaklarının sermayeye dönüşümü işlemleri ise, anılan Yasanın 5. maddesinde ayrıntılı olarak düzenlenmiş olup, bu düzenlemeye göre; öncelikle alacaklı bankanın finansman güçlüğüne düşen şirkete bu yönde bir teklifte bulunması, bu konuda bir protokol düzenlenmesi, keyfiyetin anonim şirketin genel kurulunda karara bağlanması, teklifin bundan sonra ilgili bakanlardan oluşan kurula sunulması ve kar garantisinin temininden sonra anılan kurul ve Başbakanın onayı ve nihayet keyfiyetin Ticaret Siciline tescili gerekmektedir. Dava dosyası içindeki ve özellikle temyiz aşamasından sonra dosyaya ibraz edilen bilgi ve belgelerden T.C. Ziraat Bankasının 1.5.1987 tarihli teklifinden sonra 21.9.1989 gününde protokol düzenlendiği, genel kurul toplantısının 12.10.1989 tarihinde yapılmasını müteakkip ilgili kurul ve başkanlıkça onama işleminin 23.10.1989 tarihinde yapıldığı ve bundan sonra da ana sözleşmenin sermaye değişikliği hükümlerinin 3.11.1989 tarihinde Ticaret Siciline tescil edildiği, ilanın ise, 8.11.1989 günlü Ticaret Sicili Gazetesinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda banka alacaklarının sermayeye dönüşüm işlemi, keyfiyetin ana sözleşme değişikliği yapılarak bunun tescili ile tekemmül ettiğine göre, aynı yasa hükmü uyarınca da alacakların ancak bu tarihten sonra ertelenmesi gerekmektedir. Mahkemece, dava dosyasında tüm deliller toplandıktan sonra, 26.10.1989 tarihinde nihai karar verildiğine göre, karar tesis anında henüz alacakların donması ve ertelenmesi koşulları gerçekleşmediğinden anılan yasanın davalı asıl borçlu ......... Otomotiv Endüstrisi A.Ş. bakımından uygulanması mümkün değildir. Mahkemece anılan yasanın dikkate alınmadan hüküm kurulması bu bakımdan doğru olup davalılar vekillerinin bu yöne ilişen karar düzeltme istemlerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2- Ne varki, Kamu düzeni amacı ile çıkarılan yasalar, tıpkı içtihadı birleştirme kararlarında olduğu gibi henüz kesinleşmemiş kararların temyiz incelemesi sırasında Yargıtay'ca da dikkate alınması gerekmektedir.
Yukarıda da değinildiği gibi, anılan Yasanın 5. maddesi hükmü uyarınca, banka alacaklarının sermayeye dönüşüm işlemi mahkeme kararından sonra ve fakat kararın kesinleşmesinden önce 3.11.1989 tarihinde tamamlandığına ve davacı bankanın kredi ilişkisinden doğan alacağı da bu tarih itibariyle dondurulduğuna göre, mahkemece anılan yasanın erteleme hükümlerinin dikkate alınarak bir karar tesis edilebilmesi için kararın bozulmasına ve davalılar vekillerinin bu yöne ilişen karar düzeltme istemlerinin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
3-Yukarıda (2) numaralı bendde gösterilen nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme itirazları yerinde görülmediğinden reddine karar verilmesi icap etmiştir.
Sonuç: Yukarıda (1) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar ve davacı vekillerinin yerinde görülmeyen karar düzeltme istemlerinin reddine, ancak; (2) numaralı bendde açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin karar düzeltme istemlerinin kabulü ile kararın onanmasına dair Dairemizin 28.12.1989 gün ve 1989/391-7531 sayılı kararın kaldırılarak BOZULMASINA, alınması gereken 10.000 lira karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan bu harcın ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK. nun 442/3 maddesi hükmü uyarınca takdiren 15.000 lira para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, ödediği temyiz peşin, temyiz ilam ve karar düzeltme harcının isteği halinde karar düzeltme isteyen davalılara iadesine, 23.3.1990 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.