 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1990/1931
K: 1990/7421
T: 20.11.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı mahalli Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 6.10.1989 tarih ve 268-447 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı şirkete (76.462) kğ. çiğit pamuk satış teslim ettiğini, bedeli olan (27.484.589) TL. sından (9.000.000) TL.nın banka havalesi ile davalı yanca müvekkiline ödendiğini, bakiye (18.484.589) TL.nın ihtarname tebliğine rağmen ödenmediğini, ayrıca 400 adet boş balyanın iade edilmediğini iddia ederek, ödenmeyen bakiye mal bedeli (18.484.589) TL. ile (400.000) TL. boş balya bedeli ve (1.415.411) TL. birikmiş faiz alacağı toplamı (20.300.000) sırasında balya bedeli ve birikmiş faiz istemlerinden vazgeçtiklerini bildirmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ile davacılar arasında alım satım ilişkisi bulunmadığını, müvekkili şirkete dava dışı C.A. ya pamuk satarak teslim ettiğini ve bu şahıstan alınan mal bedelinin ödendiğini, davacıların gönderdiği faturaya itiraz edilerek iade edildiğini, davacılara banka havalesi ile ödenen (9.000.000) TL.nın dava dışı C.A.'ya ödenmek üzere davacılara gönderildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia ve savunmaya, bilirkişi raporlarına ve toplanan kanıtlara nazaran taraflar arasındaki ceza davasında davalı şirket müdürü olan Ş.U.'nun davacılardan 4-5 kamyon 50-60 ton pamuk aldıklarını ve bedelini çek ve nakit olarak (14.000.000) TL. olarak ödeyip (178.000) TL. borçları kaldığına, ancak irsaliyeyi dava dışı C.A. adına düzenledikerinden ihtilaf çıktığına dair ikrarına, tanık olarak talimatla dinlenilen C.A.'nın çelişkili beyanlarına nazaran davanın kısmen kabulü ile (18.484.589) TL.nın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline fazlaya ait istemin davacının feragatı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Davalı şirket müdürünün ceza davasındaki beyanına, davacıyla iş ilişkisi olduğu anlaşılan C.A.'nın talimatla alınan ilk ifadesine, davalı şirketçe dava konusu alım satım sebebiyle davacı tarafa (9.000.000) TL.nın ödenmiş olmasına ve dosyadaki sair delillere göre pamuk alım satım ilişkisinin taraflar arasında kurulduğunun kabulü gerekir. Yine aynı delillerden, alım satımın vadeli olarak yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacının gönderdiği fatura davalı tarafça kabuledilmediği içi satılan ve davalıya teslim edilen mal miktarının tesbitine esas olamaz. Taraf defterlerinin ne suretle delil teşkil edeceği de TTK.nun 83. ve müteakip maddeleri hükmüne göre değerlendirilmek gerekir. Satış ilişkisi sabit olduğuna göre davacı tarafın davalıya satıp teslim ettiği emtianın miktarı ile tutar bedelini isbat etmesi gerekir.
Mahkemece, davacıların isbat külfeti gözönünde tutularak onun bu konudaki delilleri istenip incelenmek sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken eksik incelemeyle davanın yazılı olduğu şekilde kabulü doğru olmamıştır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle davalı davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, davalı vekili duruşmaya gelmediğinden (100.000) TL. duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 20.11.1990 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.