 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/9824
K: 1989/3714
T: 19.06.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasıhndaki davadan dolayı Bursa Asliye 4. Hukuk Mahkemesince verilen 27.10.1988 tarih ve 30-700 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin ortağı bulunduğu davalı kooperatifçe parasal ödemelerini yerine getirmediğinden dolayı verilen 10.8.1984 günlü ihraç kararının mahkemece iptal edildiğini, bu ihraçtan önce çekilen kurada müvekkiline H. Blok 2. kat, 3 nolu dairenin isabet ettiğini, ihraç kararının iptalinden sonra ihtarname tebliğine rağmen davalı kooperatifin müvekkiline daire tahsis etmekten kaçındığını iddia ederek belirtilen 3 nolu daireye isabet eden hissenin iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ihraç kararının iptaline ilişkin kararın kesinleşmesi beklenmeden bu davanın açıldığını, davacının ortaklığını kabul ettiklerini, ancak dava konusu 3 nolu dairenin davacı yerine alınan İsmail Uçaş isimli Üyeye tahsis edildiğini, davacının öncelikle genel kurula başvurması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiş, daha sonra dava sırasında davacının konutlu bulunduğunu öğrendiklerini ve bu nedenle 19.9.1987 tarihinde yönetim kurulu kararı ile 2. kez ihraç edildiğini, bu çıkarma kararının kesinleştiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya, toplanan kanıtlara nazaran davacının öncelikle davalı kooperatif genel kuruluna başvurması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı hakkındaki ihraç kararı mahkemece iptal edilmiş, bu karar davalı vekilinin temyizi üzerine Daire'mizin 1.4.1987 günlü ilamıyla onanmış, davalının karar düzeltme istemi Daire'mizin 18.9.1987 günlü ilamında belirtilen nedenlerle reddedilmiştir. Davacı hakkındaki ilk ihraç kararı kesinleşmeden ve bu dava devam ederken davalı kooperatif yönetim kurulunun 18.9.1987 tarihli kararı ile davalının yeniden ihracına ilişkin karar alınmış ise de, ilk ihraç kararı henüz kesinleşmeden ve davacının ortaklığı kesin olarak belirlenmeden davalı kooperatif yönetim kurulunca alınan 2. ihraç kararı geçersizdir. Davacının ilk ihracından sonra davalı kooperatifçe davacının yerine dava dışı İsmail Uçaş isimli şahsın üye olarak alındığı ve dava konusu dairenin bu şahsa tahsis edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece bu nedenle öncelikle davacının davalı kooperatif genel kuruluna başvurması ve genel kurulca bu konuda alınacak karara karşı dava açılması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin karara dayanak aldığı Yargıtay hukuk Genel Kurulu kararının bu dava konusu olayla bir ilgisi bulunmamaktadır.
Daire'mizin yerleşmiş inançlarına göre, tescile ilişkin davalarda Kooperatif genel kuruluna başvuru gerekmez. Ancak, davacının ihracından sonra yerine İsmail Üçaş isimli şahsın üye olarak alındığı belirlendiğine göre, davacıya bu şahıs aleyhine de dava açmak için gerekli mehil verilerek, dava açıldığı takdirde, bu davayla birleştirilerek davanın esasına girilip bir karar verilmek gerekirken, kararda yazılı nedenlerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle davacı yararına bozulması icabetmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 19.6.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.