 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/9555
K: 1991/1072
T: 19.02.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Aydar Denizcilik ve Tic. A.Ş. ile Çukurova Dış Tic. A.Ş. arasındaki davadan dolayı Hakem Kurulu tarafından verilen 27.10.1989 gün ve ile sayılı karar İstanbul Asliye 7. Ticaret Mahkemesince 989/1250 sayılı yazı ile dairemize gönderilmiş olmakla hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasındaki 17.1.1989 tarihli navlun sözleşmesi ile müvekkilinin H/V Aydar gemisi ile davalının malını Türkiye'den Libya'ya taşıdığını ve müvekkili lehine navlun alacağı ve boşaltına limanıda 52.321.87 A.B.D Doları tutarında sürestarya alacağı tahakkuk ettiğini müvekkilinin bu tahakkuk eden alacağını ve diğer borç ve alacak dökümünü havi belgelerini davalıya 14.3.1989 tarihinde ulaştırıldığını, davalının 24.3.1989 tarihli teleksi ile sürestarya alacağını kabul ettiğini, ancak ödemenin Merkez Bankasının tutumu nedeniyle gecikeceğini bildirip, müvekkilinden ödemeyi hızlandıracak olan tahliye belgesinin temini için yardımcı olunmasını istediğini, oysa müvekkilinin böyle bir yükümlülüğü bulunmadığını, nitekim davalının 14.4.1989 tarihinde 25000 A.B.D. Doları karşılığı 51.426.500 TL sürestarya alacağını ödediğini bakiyeyi ise tüm istemelere rağmen ödemediklerini belirterek, 5.7.1989 tarihli tahkim sözleşmesine binaen bakiye 29.766.58 A.B.D. Doları sürestarya alacağının 14.3.1989 tarihinden itibaren A.B.D. Dolarından faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesi hakem hayetinden talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, cevabında, para kredi kurulunun 7.4.1986 gün ve 86/6 8. tebliğine göre malların varış limanına boşaltıldığını dair belgeye o ülke resmi makamlarının verdiği şerhler altındaki imza ve mühürlerin o ülkede bulunan Türk resmi makamlarına onaylattırılması veya o ülkenin Türkiye'de ki temsilciliklerinde tasdik ettirilip, noterce tercüme ettirilmesinin gerekli görüldüğünü, ödemenin yapılabilmesi için bu nitelikteki belgenin Merkez Bankasına ibrazı gerektiğini, sözü edilen belgenin temininden doğrulan doğruya armatörün (davacının sorumlu olduğunu, bu belgeleri getiremediğinden ihtilafa sebebiyet verdiğini, istemin ve faizin fahiş olduğunu, temerrüt söz konusu olmadığından faiz başlangıcının iddia edilen tarih olamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Hakem heyetinde navlun sözleşmesine, alacağın doğusuna ilişkin belgelere, mevzuat hükümlerine davacının 8.6.1989 tarihli ihtarnamesine dayanılıp, davacının davalının savunduğu şekilde teslim belgesi temin ve ibrazı mükellefiyeti olmadığı davacının 21.3.1989 tarihli teleksi ile istediği 52.,321.87 A.B.D. Doları süresterya alacağını Çukurova Çelik End. A.Ş. nin 24.3.1989 tarihli teleksiyle itirazının kabul etmesi ve yarıya yakınını ödemesi ve bu A.Ş. ile davalı A.Ş.in aynı şirketler grubunda yer alması ve davalının 24.3.1989 tarihli cevabı telaketen haberdar olmasına rağmen hiç bir itirazda bulunmaması karşısında alacak miktarını davalı tarafça da kabul edilmiş sayılması gerektiği, buna göre davacının bakiye 29.766.58 A.B.D. Doları alacağı olduğu 20.6.1989 temerrüt tarihi itibariyle 63.349.235 TL'nın tekabül ettiği ve bu miktarı talep etmekte davacın haklı bulunduğu sonucuna varılarak 20.6.1989 tarihinden itibaren % 30 faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Davalının temyiz itirazları HUMK.nun 533 maddesinde gösterilen bozma sebeplerinden hiç birisine uymadığından davalının temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davalı vekilinin bütün temyiz itirazları reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hakem kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı fazla alınan 6.500 lira harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.2.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.