 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/9465
K: 1991/11622
T: 21.02.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Mersin Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 25.9.1989 tarih ve 342-304 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili; müvekkiline ait işyerinden alış veriş yapan ve adının Mesut Uğurlu olduğunu söyleyen bir kişinin muhatabı davalı banka olan çekler keşide ettiğini, ancak çeklerin karşılıksız çıktıklarını, borçlu aleyhine giriştikleri icra takibinde Mesut Uğurlu isimli bir kişinin olmadığınının belirlendiğini,hiç bir araştırma yapmaksızın ve gerekli basiretve itinayı göstermeksizin hayali bir isimle çek karnesi veren davalı bankanın ağır kusurlu olduğunu, müvekkilinin uğradığı zarardan sorumlu bulunduğunu ileri sürerek çeklerin bedeli ve tazminat tutarı (3.300.000) TL'nın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile alış verip yapan kişinin keşide ettiği çeklerin karşılıksız çıkmasında müvekkili bankaya bir kusur izafe edilemeyeceğini, bir tazmin borçları bulunmadığını, karşılıksız çekler nedeniyle davacının henüz bir zararının gerçekleşmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, çekin karşılıksız çıkması halinde muhatap bankanın çek tutarından sorumlu olacağına dair bir hükmün 3167 sayılı Yasada bulunmadığı, davacının giriştiği icra takiplerinin sonucu alınmadan bir zararın doğduğunu kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı, davalı bankanın hayali bir kişi adına çek hesabı açması ve çek karnesi vermesinden dolayı kusurlu olduğunu, bunun sonucu olarak zarara uğradığını belirterek işbu davayı açmıştır. Mahkemece bu husus üzerinde durulmamıştır.
3167 sayılı çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve çek Hamillerinin korunması hakkındaki kanunun 2. maddesi uyarınca bankalar, çekle işleyecek hesap açerken ve çek karnesi verirken, gerekli basiret ve itinayı göstermeye mecburdurlar. Davalı bankanın hayali bir kişi adına çek karnesi verdiği iddia olunduğuna göre mahkemece bu konuda gerekli araştırma yapılmalı, 3167 sayılı Kanun uyarınca bankanın gerekli basiret ve itinayı gösterip göstermediği belirlenmeli, davacının uğradığı zararda bankaya bir kusur atfedilip atfedilemeyeceği, B.K.nun 44. maddesi uyarınca müterafik kusurlu sayılıp sayılmayacağı hususları tartılıp değerlendirilmeli, hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün, temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA 21.2.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi.