 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/9415
K: 1989/3732
T: 19.06.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara Asliye 4. Ticaret Mahkemesince verilen 20.6.1988 tarih ve 477-463 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili dilekçesinde ve duruşmalar sırasında, müvekkilinin davalılardan 2 adet dozer makinası satın aldığını, protokole göre bazı parçaların değişmesi, bazılarının bakım ve onarımı yapılarak teslim edilmesi gerektiğini, dozerlerin 2.3.1985 tarihinde protokolde belirtilen parça ve onarımlar eksik olarak teslim edildiğini, 4.3.1985 tarihli ihtar ile bu durumu karşı tarafa bildirdiklerini, davalıların protokol gereğini yerine getirmediklerini belirterek noksanlıklar nedeniyle 15.000.000 TL.nın faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, duruşmalar sırasında ise parçaları kendilerinin satın aldığını, bakım ve montesinin yapıldığını belirterek 3.000.000 TL. kazanç kaybı ile birlikte 15.352.200 TL. nın davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cihan Özdemir, duruşmaya gelmemiş cevap da vermemiştir.
Diğer davalı Güney Makina Ltd. Şti. vekili cevabında zamanaşımı ve husumet itirazı ile birlikte, makinaların tam ve işler vaziyetle teslim edildiğini, TTK. 25 maddesine uygun ayıp ihbarı yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya, tarafların delillerine, bilirkişi rapor ve ek raporuna göre, davacının eksik ve yapılmayan işlerden dolayı 9.114.000 TL. alacaklı bulunduğu anlaşılmış ise de, dozerlerin teslim tarihinin kesin tesbit edilemediği, davacının noksan teslimi de isbat edemediği gibi, TTK. 25/3 maddesine göre 2 ve 8 günlük ihtarların zamanında yapılmadığı gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Protokol konusu 2 araç, parçaları kısmen eksik ve kusurlu olarak satılmış, bunun ikmali davalı tarafından taahhüt olunmuştur. Davalı protokolde yazılı eksik ve kusurları giderdiğini isbat edememiştir. Protokole göre düzeltilmesi ve tamamlanması gereken kusur ve eksikliklerin bedeli bilirkişilerce saptanmıştır. Satış sırasında, cihazlardaki kusur ve eksiklikler belirtildiğine ve bunların davalı tarafından düzeltilmesi taahhüt edildiğine göre olayda TTK. 25. maddesi hükmü uygulanmaz. Protokol hükümleri uygulanmak suretiyle sonuca varmak gerekir. Bu sebeple mahkemece bilirkişi raporunda belirlenen miktarın hüküm altına alınması gerekirken yazılı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda belirtilen nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 19.6.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.