 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/9298
K: 1991/1170
T: 21.02.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Çal Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 7.7.1988 tarih ve 61-341 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı davalıyla akdettiği sözlü satım akdi uyarınca davalının kamyonunu (6.700.000)TL bedelle satın aldığını, semenin (3.000.000) TL'lık kısım için kendi otomobilini davalıya verdiğini ve (2.000.000) TL'lık bono düzenlendiğini, bakiye (1.700.000) TL'nın da ilerde ödenmesinin kararlaştırıldığını; ancak ertesi günü karşılıklı olarak satıştan cayılarak davalıya kamyonunun iade edildiğini, davalının elinde bedelsiz kalan bonoyu icra takibine koyduğunu ileri sürerek mezkur bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Mahkemece davacının yemin teklifi üzerine davalının üç gün sonra kamyonu iade etmek istemesi nedeniyle (5.800.000) TL peşin bedel üzerinden davacıdan yeniden satın aldığını ve ilk satış sırasında aldığı (2.000.000) TL'lık bonoyu takibe koymasının bu nedenle haklı olduğunu satış sırasında aldığı (2.000.000) TL'lık bonoyu takibe koymasının bu nedenle haklı olduğunu satış sırasında aldığı (2.000.000) TL'lık bonoyu takibe koymasının bu nedenle haklı olduğunu satış sırasında aldığı (2.000.000) TL'lık bedel üzerinden davacıdan yeniden satın aldığını ve ilk satış sırasında aldığı (2.000.000) TL'lık bonoyu takibe koymasını bu nedenle haklı olduğunu yeminle beyan ettiği,satış tarihi itibariyle trafikte tescilini motorlu taşıtların sözlü olarak alım-satımı geçersiz olduğu ve davacı geçersiz sözleşmeyle teslim aldığı kamyonu bir kaç gün içinde davalıya iade ettiği cihetle geçersiz bir sözleşmenin ifası sanedinde düzenlenen bononun da geçerli sayılamayacağı, kaldı ki (7.800.000) TL'ya davacıya satılan bir kamyonun üç gün sonra (5.800.000) TL bedelle davacıdan davalıya satıldığı savunmasının inandırıcı olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 56500 lira temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına 21.2.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.