 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/8253
K: 1991/225
T: 25.01.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Asliye 3. Ticaret Mahkemesince verilen 26.5.1989 tarih ve 975-453 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili, davalı anonim şirketin 30.11.1987 günlü olağanüstü genel kurul toplantısında gerekli olan 2/3 karar nisabı sağlanmadan alınan sermayenin artırım kararının geçersiz olduğunu ileri sürerek geçersizliğin tesbitiyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili cevabında, anılan kararın üçüncü toplantıda alındığından 2/3 nisabının aranmayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, aynı sermaye artırım hakkında bu işlemin onanması için kendisine başvurulan İstanbul Asliye 1. Ticaret Mahkemesince sermaye artırımı ile ilgili genel kurul kararının gerekli nisapla alınmadığı gerekçesiyle onama isteminin reddine dair verilen kararın Yargıtay'dan da geçmek suretiyle kesinleştiği dikkate alınarak ve sermaye artırımına ilişkin genel kurul kararlarının iptali davalarının ancak sermaye artırımın onanması işleminden sonra açılması gerektiği oysa, bu davanın daha önce ve zamansız açılmış olduğu gerekçeleriyle genel kurul kararı geçerlilik kazanmadan açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Anonim şirketlerde her genel kurul kararında olduğu gibi, sermaye artırımına ilişkin genel kurul kararları aleyhine de TTK'nun 381. maddesinde öngörülen koşullar çerçevesinde iptal davası açılması mümkündür. Bu itibarla mahkemenin sermaye artırımına ilişkin genel kurul kararları aleyhine ancak TTK'nun 392. maddesi yollaması ile aynı yasanın 299/5. maddesi uyarınca sermaye artırımının mahkemece onanmasından sonra dava açılabileceğine ilişkin kabulü doğru değildir.
Ne varki, sermayenin artırımı isteminin reddine ilişkin İstanbul Asliye 1. Ticaret Mahkemesinin Yargıtay'dan da geçmek suretiyle davacıların da muteriz olarak katıldıkları onama işleminde kesinleşmiş bulunan 20.1.1988 gün ve 1988/254-198 sayılı red kararı sermaye artırımı ile ilgili genel kurul kararında gerekli karar nisabının sağlanmadığı gerekçesi geçersiz olduğu nedenine dayandığına göre, o karar ile genel kurul kararının geçersiz olduğu saptanmış bulunmaktadır. Bu durumda iş bu davanın amacı ve konusu kalmadığından mahkemenin red kararı sonucu itibariyle ve bu gerekçeyle uygun bulunmaktadır.
Davacının işbu genel kurul kararının geçersizliğinin tespitine ve iptaline ilişkin TTK'nun 381. maddesi uyarınca açtığı davada davanın açılış tarihine göre, haklı bulunduğu kabul edildiğine nazaran davacı tarafın yargılama gideri ve avukatlık ücreti ile sorumlu tutulması doğru değil ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması cihetine gidilmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle sonucu itibariyle doğru bulunan kararın hüküm fıkrasındaki 24.800 lira vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine, 3500 lira harç alınmasına, masrafların davacı üzerinde bırakılmasına) cümlesinin çıkarılarak yerine 24.800 lira vekillik ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 3500 lira harcın ve yargılama gideri olan 8400 liranın dahi davalıdan tahsiline) şeklinde düzeltilmesine ve kararın düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 25.1.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.