 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/8162
K: 1991/3389
T: 23.05.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Asliye 4. Ticaret mahkemesince verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı şirket vekili müvekkilinin dava dışı (B.) A.Ş. ile ticari ilişki kurmak için anılan şirketten güvence istediğini, bunun üzerine davalı bankanın Şişli Şubesi'nin davacıya hitaben ve (B.) A.Ş. lehine 10.2.1987 tarihli (100.000.000.- TL)lık bir teminat mektubu verdiğini, müvekkilinin basiretli bir tacir gibi davranarak davalı bankanın İstanbul Şubesine başvurarak aynı gün teminat mektubunu tey'it ettirdiğini, bu teyit üzerine müvekkilinin (B.) A.Ş.'ne kredili satış yaparak karşılığında bonolar aldığını,ancak bu bonaların ödenmeyip protesto olması karşısında müvekkilinin davalı bankaya başvurarak teminat mektubunun kısa bir süre sonra kendisine iade edildiğini ve davacının elindeki mektubun sahte olduğunu beyanla ödemeden kaçındığını, davacının tey'it talebi üzerine teminat mektubundaki imzaların sıhhatini araştırmayan ve mektubun muhatap tarafından tey'it ettirildiğini bildiği halde kimin tarafından iade olunduğu üzerinde durmayan davalı bankanın kusurlu davranışıyla davacının zararına yol açtığını, böyle bir sahteciliğin banka personelinin iştiraki olmadan gerçekleştirilemeyeceğini ileri sürerek (100.000.000.- TL)nın ticari temerrüt faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında müvekkili bankanın Şişli Şubesi'nin davacıya hitaben düzenlendiği teminat mektubunu mektup lehdarı (B.) A.Ş.'ye verdiğini, aynı gün davacı tarafça bankanın İstanbul Şubesi'ne bir dilekçeyle başvurularak böyle bir teminat mektubunun bankaca verilip verimediğinin sorulduğunu, İstanbul Şubesi'nin de gerçeğe uygun olarak Şişli Şubesince böyle bir mektup verildiğini tey'it eden bir yazıyı davacıya verdiğini, bu tey'it yazısında o andaki gerçek duruma aykırı bir cihet bulunmadığını, davacı tey'it talebinde bulunurken elindeki teminat mektubunu ibraz edip imzaların sıhhatini sorsa idi gerçeğin o vakit anlaşılabileceğini, mektubun 16.2.1987 tarihinde (B.) tarafından müvekkiline iade olunduğunu, bankanın teminat mektubunun ledar tarafından neden iade edildiğini araştırma yükümü bulunmadığını, bankanın bilisi dışında cereyan eden sahtecilik olayının sonuçlarından sorumlu tutulamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davalı bankanın Şişli Şubesi'nce davacı hitaben ve dava dışı (B.) lehine 10.2.1987 tarihli (100.000.000.- TL)lık kesin bir teminat mektubu düzenlenerek (B.)'ya verildiği, (B.)'nın mektubun aslını elinde bulundurarak sahtesini davacıya teslim etitği, davacının elindeki sahte mektubu ibraz etmeksizin bankanın İstanbul Şubesi'ne dilekçeyle başvurup Şişli Şubesince böyle bir mektup verilip verilmediğinin bildirimesini istediği, İstanbul Şubesi'nin de bu hususu bir yazıyla doğruladığı, uygulamada teminat mektubunun tey'idinin ibraz olunan mektup üzerine tey'it şerhi yazılmak suretiyle yapılageldiği, teminat mektubu ibraz edilmeden mektup içeriği bilgiler belirtilmek suretiyle böyle bir mektup verildiğinin doğrulanması talebine bankanın olumlu cevap vermesinin gerçek anlamda bir tey'it oluşturmadığı, (B.)'nın 16.2.1987 tarihinde mektup aslını bankaya iade ederek alacaklı hesabını kapattığı, davacının sahte teminat mektubuna güvenerek (B.)'ya sattığı malların bedelini tahsil edememesinden doğan zararına davalının kusurlu davranışının sebep olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizik bulunmamasına göre davacı vekilinin bütün temiyz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 23.5.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.