Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/8083
K: 1991/206
T: 24.01.1991

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Bilecik Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 11.4.1989 tarih ve 114-97 sayılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
 
KARAR : Davacı vekili, davalının müvekkili bankanın Bilecik şubesinin 141 Nolu Ticari Mevduat hesabına keşideli çeklerle İzmit Petrol Ofisi tesislerinden çeşitli tarihlerde petrol aldığını, davalıya ait çeklerin, lehdar İzmit Petrol Ofisi Bölge Müdürlüğünce, bankanın İzmit şubesine ibrazına bu şubece provizyon sorulmadan derhal ödenerek Bilecik şubesine maledildiğini, davalının hesabına borç kaydedilen sözkonusu çek bedellerinin karşılıklarının davalının hesabında para oldukça mahsup yapılarak bankaca tahsil edildiğini, çoğu kez davalı hesabının günü gününe çek karşılığını ödemeye müsait olmamasından 1982-1983-1984 yıllarında borç bakiyesi vermek suretiyle çalıştığını, davalının hesabının kapanış tarihi bulunan 18.12.1984 tarihi itibariyle 3.782.016 lira faiz alacağı oluştuğunu ileri sürerek bu miktarın 18.12.1984 tarihinde itibaren % 59 faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ile Banka arasındaki ilişkinin bir mevduat ilişkisi olup, kredi hesabı bulunmadığını, bunun için faiz talep edilemiyeceğini, üç bilanço dönemi geçmiş olmasına rağmen, müvekkiline faiz borcu çıkarılmadığını, banka ile ilişkilerinin Nisan 1984 tarihinde sona erdiğini 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya, davacı banka tarafından ibraz edilen belgeler üzerinde yaptırılan Bilirkişi tetkikatına göre talep gibi 3.782.016 lira faizin 18.12.1984 tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiştir.
Hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1 - Taraflar arasında mevcut ticari mevduat hesabı nedeniyle davalıya ait çeklerin lehdar İzmit Petrol Ofisi Bölge Müdürlüğünce bankanın İzmit şubesine ibrazında, bu şubece provizyon sorulmadan derhal ödenerek Bilecik şubesine maledildiği, davalının hesabına borç kaydedilen çek bedellerinin karşılıklarının davalının hesabında para oldukça mahsup yapılarak tahsil edildiği, çoğu kez davalı hesabının bu çekleri ödemeye müsait olmaması nedeniyle hesabın 1982-1983-1984 yıllarında borç bakiyesi vermek suretiyle çalıştığı böylece Ticari mevduat hesabının, Ticari kredi hesabına dönüştüğü, davalıya 1982-1983-1984 yılları içinde fazladan para kullandırıldığı anlaşıldığından fazladan kullandırılan paranın Ticari Kredi hesabı olarak kabul edilip bu şekildeki kredilere yasal faiz olarak hangi oranlar uygulanıyor ise fazladan kullandırılan bu para içinde aynı oranda faiz yürütülmesi gerekmesine, bilirkişilerce bu kurallar dikkate alınarak hesap yapılmış olmasına göre davalı vekilinin işin esasına ilişkin temyiz itirazları yerinde olmadığı gibi, ortada gerçekten cari hesap ilişkisi değil, Ticari Kredi hesabından fazladan verilen bir para sözkonusu olmasına, böylece bu ilişkinin karz akdi veya Kredi sözleşmesi olarak vasıflandırılması durumunda ve her iki halde de 10 yıllık zamanaşımının sözkonusu bulunmasına, davanın açılma tarihine nazaran olayda zamanaşımı bulunmamasına, diğer taraftan mahkemece bilirkişilere tesbit ettirilen ve hükmedilen miktar, Ticari Kredi hesabına ait faiz olup, bu faiz Bakanlar Kurulunun 29.5.1980 gün 8/909 sayılı ve 16.12.1983 gün 83/7507 sayılı kararlarında açıklanan kısa, orta ve uzun vadeli kredilere uygulanan ana para faizi olmasına, BK. 104/son maddesinde yasaklanan faizin, temerrüt faizine faiz yürütülmiyeceğine ilişkin olup, olayda Kapital faizi söz konusu olduğundan faize faiz yürütüldüğünden söz edilemiyeceğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 - BK. 104/1 md. uyarınca ana para faizine, temerrüt faizi ancak icraya veya mahkemeye müracaat tarihinden itibaren işlemeye başlar. Dosya kapsamına göre davacının davalı hakkında bir icra takibi yapmadığı anlaşılmaktadır. O halde temerrüt faizine davanın açıldığı 14.7.1986 tarihinden itibaren hükmedilmesi gerekirken 18.12.1984 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi isabetsiz olup hüküm bu nedenle davalı yararına bozulmalıdır.
3 - Davacı temyizine gelince;
Yasa koyucu ticari işlerde temerrüt faizi konusunda akit serbestisi ilkesini kabul etmekle beraber yine alacaklı lehine olarak sözleşme olmasa dahi ödeme yerinde banka iskonto  bedelinin TTK. 9. maddesinin tayin ettiği orandan fazla olması halinde alacaklının bundan yararlanacağı, buna göre istemde bulunabileceğini kabul etmiş bulunmaktadır. Burada önemli olan husus temerrüt faizinin ticari bir işle ilgisi olmasıdır. Uyuşmazlık ticari işten kaynaklanmıştır. O halde istemin tarihine göre 3095 sayılı yasanın 2/3 maddesi uyarınca mahkeme dava tarihi olan 14.7.1986 tarihi itibariyle Merkez Bankasından kısa vadeli krediler için öngördüğü Reeskont faizi oranını tesbit etmeli, talep ile bağlı kalarak buna hükmetmelidir. Mahkemenin ticari faize hükmetmesi doğru olmadığından hükmün bu nedenle davacı yararına bozulması gerekir.
 
SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte yazılı nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenle davalı yararına 3 nolu bentte yazılı nedenle davacı yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 24.1.1991 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Alacak tahsil] Vekalet sözleşmesinde zamanaşımı süresi başlangıcı 
  • 23.04.2024 00:24
  • [Mirasçılık] Abilerim babamı sokağa atıyor. Dedem tapuyu abilerimin üzerine yapmış. 
  • 22.04.2024 06:30
  • [Boşanma davaları] Vasi ataması hk. 
  • 18.04.2024 09:43
  • Beraat sonrası yurtdışı çıkış yasağı kaldırma sorunu 
  • 16.04.2024 15:18
  • [İcra takipleri] Icrada borçlunun yaptiği işlem zamanaşimini keser mi? 
  • 16.04.2024 14:18


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini