Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/776
K: 1990/950
T: 15.2.1990

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
6762/m.117/3,119
 
Taraflar arasındaki davadan dolayı, ( İstanbul Asliye 6. Ticaret Mahkemesi )nce verilen 25.12.1987 tarih ve 219-1025 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili; müvekkili şirketin 8.8.1986-24.8.1986 tarihleri arasında davalı donatanın F. isimli gemisine İzmir-Aliağa Nemrut Körfezi'nde Limaş A.Ş. İskelesi'ne hurda demir boşalttığı süre içinde acentalık hizmeti verdiklerini, donatandan hizmet bedelinin bir kısmını tahsil edemediklerini, bu miktarın ( 3.436.714 ) TL. olduğunu, dava dilekçesinde bildirilen gemi isminin değiştirilen gemi ismi olduğunu ileri sürerek 3.436.714 TL.'nın dava tarihinden itibaren ticari temerrüt faiziyle tahsilini dava etmiştir.
Davalı vekili; davalı donatan gemisine 27.2.1987 tarihinde Haydarpaşa Limanı'na uğradığında, bu tahliye ile sınırlı olmak üzere acentalık hizmeti verdiklerini, 16.3.1987 tarihinde ayrılmasıyla acentalık sıfatının sona erdiğini, dolayısıyla kendilerine daha önceki bir dönem için açılan davanın husumetinin yöneltilemeyeceğini, husumetin donatana yöneltilmesi gerektiğini, İstanbul mahkemelerinin yetkisiz olduğunu, işin esası hakkında savunma haklarını saklı tuttuklarını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; iddia ve savunmaya, bilirkişiler kurulu raporuna nazaran husumet ve yetki itirazlarının reddiyle ( 2.964.661,13 ) TL.'nın dava tarihinden itibaren % 30 yasal faiziyle tahsiline, fazla istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, yasal süresinde davalı vekili temyiz etmiştir.
Acenta, aracılıkta bulunduğu veya yaptığı sözleşmelerle ilgili her türlü ihtar, ihbar ve protesto gibi hakkı koruyan beyanları müvekkili namına yapmaya ve bunları kabule yetkili olduğu gibi yaptığı sözleşmelerden doğacak uyuşmazlıklardan dolayı acente müvekkili namına dava açabilir ve kendisine karşı da aynı sıfatla dava açılabilir ( TTK. 119 ). Türkiye içinde merkez ve şubesi olmayan yabancı ticari işletmeler adına ve hesabına arızi de olsa yurt içinde işlemlerde bulunan gerçek ve tüzel kişiler hakkında acentelik hükümleri uygulanır ( TTK. 117/3 ). Demek ki gerek acente ve gerekse acente olmayıp arızi olarak işlemlerde bulunan gerçek ve tüzel kişilerin dava açması veya aleyhine dava açılması, ancak yaptığı işlemlerle ilgilidir. Başka bir deyişle, acentenin aracılık yapmadığı veya akdetmediği sözleşmeler yahut acente olmayanların yaptığı işlemler dışında adı geçenlerin genel bir vekillik yetkisi yoktur.
Davacı şirket, 8.8.1986 ila 24.8.1986 günleri için davalı donatana yaptığı acentelik hizmetlerinin karşılığını, donatan aleyhine açtığı işbu davada istemiştir. Bu davada donatan adına vekil olarak, yani izafeten U. Denizcilik ve Ticaret A. Şti. gösterilmiştir. Adı geçen şirket davalı donatan adına 27.2.1987 ila 16.3.1987 günleri için acentelik hizmeti yapmıştır. Bu süreler bakımından davacının herhangi bir istemi olmayıp, aksine çok önceki bir tarihte yapılan acentelik hizmetleri karşılığı, başka bir acente olan U. A. Şti.'den istenmiş bulunmaktadır. arızi olsa bile işlemde bulunan donatanın temsil edebilmesi, ancak yaptığı o işlem nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlık yönündendir. Dava konusu alacak ise, donatan adına son olarak işlemde bulunan U. A. Şti. hiç bir biçimde ilgilendirmemekte olmasına göre, bu şirket işbu davada donatanı temsil edemez. Aksine, dava konusu alacak, davacı acentenin donatan için yaptığı işlemlerden doğmakta olup, uyuşmazlık, davacı acente ile müvekkili arasında oluşmuştur.
Bu itibarla, donatan adına U. A. Şti.nin izafeten davaya devam yetkisi olmadığından, asıl davalı donatana dava dilekçesinin tebliği ve hasıl olacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi icabederken U. A. Şti. nin vekil ( izafeten ) olarak kabulüyle davanın görülmesi doğru olmadığından yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz eden U. A. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün ( BOZULMASINA ), ödediği temyiz peşin harcının isteği haline temyiz edene iadesine, 15.2.1990 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini