 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/6763
K: 1989/3710
T: 19.06.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Pozantı Sulh Hukuk Mahkemesince verilen 27.6.1988 tarih ve 59-47 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalıya tanesi 280 TL.dan (1500) adet karo sattığını, bedeli olan (420.000) TL.nın ödenmediğini iddia ederek (420.000) TL.nın davalıdan yasal faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkiline 1500 adet karo teslim ettiğini, ancak bunun müvekkilinin davalıya sattığı kamyonun iade edileceği kabul edilen lastiklerine karşılık verildiğini, lastikler iade edilmeyip yerine karoların verilmiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya, tanıklar beyanlarına nazaran, davacıya teslim edilen karoların satış dışı bırakılan ve iade edilmeyen kamyon lastikleri karşılığı verildiğinin aksinin davacı yanca kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı, davalıya satıp teslim ettiği mal bedelinin ödenmediğini iddia ederek alacağın tahsilini istemiş, davalı ise malı teslim aldığını ve bedelini ödemediğini kabul ederek, davacıya sattığı kamyonun lastiklerinin bedeli için dava konusu malın verildiğini savunmuştur. Davalının malı teslim aldığına ilişkin ikrar ve kabulü ve mal bedelinin ödenmemiş olduğunun belirlenmiş olmasına göre, davacının davalıya sattığı malı teslim etmiş olduğu iddiası kanıtlanmış olmaktadır.
Bu durumda davalının teslim aldığı mal bedelinin davacıya satılan ve satım dışı bırakıldığı savunulan lastikler için verilmiş olduğunu hususunun isbat yükü davalıya düşmektedir. Dosyadaki belgeler ve tanıklar beyanlarına nazaran davalının bu savunması kanıtlanamamıştır.
Mahkemece, davalının malı teslim aldığı ve bedelini ödemediği yolundaki kabulüne ve savunmanın ispatlanamamış olmasına göre, davacının davalıya satıp teslim ettiği malın, gerekirse bilirkişi vasıtasıyla, satış tarihi itibariyle değeri belirlenip, tesbit edilecek bu miktar yönünden davanın kabulü gerekirken, savunmanın aksinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 19.6.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.