 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/6508
K: 1989/3798
T: 20.06.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara Asliye 1. Ticaret Mahkemesince verilen 29.4.1988 tarih ve 78-320 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, vekili, müvekkilinin davalıdan 15.1.1986 tarihinde mobilya satın alıp, karşılığında bonolar verdiğini, mobilyalar ayıplı çıktığından zamanında şifahi olarak davalıya bildirdiğini ve davalının yenileri ile değiştireceğini bildirip mobilyaları almakla müvekkilini oyalayınca, bu defa bir kamyonla bütün iade malların davalının Ankarada'ki dükkanında kendisine teslim edilip iade faturasında davalıya verdiğini ve bu güne kadar müvekkilinin bu anlaşma oldu kanısıyla 2.000.000 TL. fazla ödemede bulunduğunu, bunun karşılığında davalının elinde olan toplam 1.350.000 TL.'lık 6 adet bononun iadesi kararlaştırıldığı halde iade edilmeyip davalının icraya koyduğunu belirterek, söz konusu bu bonoların iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davacının mobilyaları müvekkilinin mağazasından ayıplı olmadıklarını, esasen davacının TTK.25/3-4 maddesine göre malları muayene ve ayıp ihbarında bulunması gerekirken ilk defa 7 ay sonra iddiayı ortaya attığını, 6 aylık zamanaşımı süresinin de geçirilmiş olduğunu, müvekkilinin karşı çıkmasına rağmen davacının satıştan bir yıl sonra ayıplı olduğunu iddia ettiği ve kimden aldığı belli olmayan mobilyaları müvekkilinin dükkanının önüne bırakıp gidince bir yediemine tevdi edildiğini, iade faturası tanziminin de gerekçe dışı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere, malların 15.1.1986 tarihinde alınmasına karşılık, davacının ayıp ihbarını içeren ihtarnamesinin 16.9.1986 tarihli olmasına, iade faturasının 8.12.1986 tarihini taşımasına, davacının ihtarnameden önce ayıp ihbarında bulunduğunu kanıtlayamamasına, taraflar tacir olduğundan yapı ihbarının TTK. 25/3. maddesinde belirtilen sürede yapılması gerektiğine, davacının iade ettiğini öne sürdüğü malların davalıyca kabul edilmediğine ilişkin Noterlik tesbit zaptına ve davanın TTK.25/4. maddesine göre 6 aylık zamanaşımına tabi olmasına ve dava dilekçesinde malların 15.1.1986 tarihinde teslim edildiğinin bildirilmesine ve 25.1.1986 tarihli sevk irsaliyesine göre, bu süre geçirilerek davanın açılmış bulunmasına dayanılarak, davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 20.6.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.