Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/6155
K: 1989/6157
T: 10.11.1989

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Teoman Hasan S. vd. ile T.E. Labaratuvarı A.Ş. arasında çıkan davadan dolayı İstanbul Asliye 5. Ticaret mahkemesince verilen 13.6.1988 gün ve 603-525 sayılı hükmü onayan Dairenin 22.5.1989 gün ve 6622-3823 sayılı ilamı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla gereği konuşulup düşünüldü:
 
KARAR : Davacılar vekili, davalı anonim şirketin nama yazılı pay sahibi olan müvekkillerinin 14.2.1986 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısına çağrılmadıklarını, bunun dışında toplantıya pay sahibi olmayanların katıldıklarını, toplantının şirket merkezi dışında yapıldığını, genel kurula sunulan kar-zarar ve bilanço hesaplarının gerçeği aksettirmediğini ve nihayet genel kurul toplantısının iyiniyet kurallarına aykırı olarak yapıldığını da ileri sürerek bu toplantı ile toplantıda alınan kararların hükümsüz olduğunun tesbitini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, toplantıya çağrının usulüne uygun yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile genel kurul toplantısı ile bu toplantıda alınan kararların hükümsüz olduğuna dair tesis edilen kararın Dairemizce onanması üzerine, davalı vekili bu defa karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, davalı anonim şirketin nama yazılı pay sahibi olan iki davacı 17.7.1987 tarihli dava dilekçesinde ileri sürdükleri diğer sebepler dışında kendilerine davet mektubu gönderilmediğini de iddia ederek, 14.2.1986 tarihinde yapılan yıllık olağan genel kurul toplantısı ile bu toplantıda alınan kararların yoklukla sakat olduğunu beyanla, bunların hükümsüz olduklarının tespitini talep ve dava etmişler ve mahkemece de sırf bu iddianın varit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş bulunmaktadır.
Anonim şirketlerde genel kurul toplantısına çağrının usulsüz yapılması halinin müeyyidesinin, bu toplantıda alınan kararların yoklukla sakatlık sonucunu mu, yoksa iptali kabil bir karar niteliğinde mi kalacağı hususu gerek Türk gerek yabancı doktrinde tartışılmış bulunmaktadır. Yabancı doktrinde olduğu gibi, Türk doktrininde de çoğunluk düşüncesi hukuki işlemlere güvenlik getirme amacı da dikkate alınarak bu nevi sakatlıkların müeyyidesinin iptal edilebilir olduğunu kabul etmektedir. (Bkz. Prof. Dr. H. DOMANİÇ, TTK. Şerhi; cilt 2. İst. 1988, sh. 887-889; Prof. Dr. F.TEKİL, Anonim Şirketler, İst. 1978, sh. 391-404; Prof. Dr. T. ANSAY, Anonim Şirketler hukuku, Ank. 1975, sh. 174-189; Prof. Dr. Ö.TEOMAN, Ticaret Hukuku ve yargıtay Kararları Sempozyumu, Cilt. IV, Ank. 1987, sh. 275-276). Türk uygulamasında ise, Dairemizin hükme dayanak yapıldığı anlaşılan 19.10.1982 gün ve 1982/3800-3992 sayılı kararının dışında TTK.nun 368. maddesinde belirtilen çağrı prosedürüne aykırılığın müeyyidesinin yokluk değil, sadece iptal edilebilirlik olduğu kökleşmiş bir şekilde kabul edilmektedir. Her ne kadar, genel kurula çağrı prosedürünü düzenleyen TTK.nun 368. maddesi hükmü emredici nitelikte ise de, aynı yasanın 381. maddesi çağrıdaki usulsüzlük halinin genel kurula bu nedenle katılamayan ortaklara bu toplantıda alınan kararların iptali davası açma hakkını verdiği açıkça düzenlendiğine göre, bu husus kanun koyucunun da bu hükme aykırılığın müeyyidesini yokluk olarak kabul etmediğini açıkça göstermektedir.
O halde yapılan tüm bu açıklamalar karşısında davalı anonim şirkette çok azınlıkta nama yazılı pay sahibi olan davacıların, süresinde iptalini istemedikleri şirket olağan genel kurul toplantısı ile bu toplantıda alınan kararların hükümsüz olduklarının tespitine ilişkin davalarının reddine karar verilmesi gerekirken, doktrinde aksi görüşü savunan bilirkişilerden alınan ve tamamen hukuki nitelendirmeye dayalı rapor dikkate alınmak suretiyle aksine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, bu şekilde tesis edilen kararın onanmış olması da isabetli görülmediğinden, davalı şirket vekilinin karar düzeltme istemi yerinde görülerek kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
 
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı şirket vekilinin yerinde görülen karar düzeltme isteminin kabulü ile mahkeme kararını onayan Dairemizin 22.6.1989 gün ve 1988/6622 esas ve 1989/3823 sayılı kararının kaldırılarak hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz ilam ve temyiz peşin harçlarının isteği halinde karar düzeltme isteyene iadesine, (...)  10.11.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Clicking Here TLO lookup 
  • 02.05.2025 08:42
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini