Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/5478
K: 1990/708
T: 08.02.1990

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı, (İstanbul Asliye 1. Ticaret Mahkemesi)nce verilen 31.3.1989 tarih ve 3034-1068 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı şirket vekili tarafından istenmiş olmakla; dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği konuşulup düşünüldü :
 
KARAR : Davacı vekili; müvekilesinin davalı anonim şirkette pay sahibi olduğunu, anasözleşmeye göre (B) grubu pay sahiplerini temsilen Yönetim Kurulu'na seçilen üyenin şirketi münferiden temsile yetkili kılındığını, (b) grubu payların tamamına sahip bulunan ve davacının babası olan Hüseyin'in ölümü üzerine Yönetim Kurulu'nun boşalan üyelİğe geçici olarak ortaklardan dava dışı İlhan'ı atadığını, Hüseyin'in ölümü üzerine ondan intikal eden (B) grubu pallar üzerinde davacının da iştirak halinde pay sahipliği mevcut olduğu halde, davacının onayı alınmaksızın (B) grubu payları temsilen İlhan'ın Yönetim Kurulu üyeliğine atanmasının geçersiz bulunduğunu, davacının bu atamaya razı olduğuna ilişkin 23.9.1986 tarihli tutanakta davacıya izafe olunan imzanın sahte olduğunu, davacının sahip bulunduğu (A) grubu paylardan (100) adedini eşi dava dışı Bünyamin'e noterden onaylı sözleşmeyle devredip keyfiyeti davalı şirkete bildirdiğini, davalı şirket Yönetim Kurulu'nun devir keyfiyetini haksız olarak kabul etmeyip hazurun cetvelini gerçeğe aykırı olarak düzenlediğini ve 28.4.1987 ve 4.6.1987 tarihli Genel Kurul toplantılarına Bünyamin'i sokmadığını; 28.4.1987 tarihli Genel kurul'da İlhan'ın geçici olarak Yönetim Kurulu üyeliğine atanmasına ilişkin kararın tasvibine, 4.6.1987 tarihli toplantıda ise bilanço ve kar-zarar cetvelinin tasdikine karar verildiğini; bu kararların yasaya, anasözleşmeye ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu ileri sürerek, her iki Genel Kurul'da alınan bütün kararların iptalini talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında, ölüm nedeniyle boşalan Yönetim Kurulu üyeliğine geçici atama yapmanın Yönetim Kurulu'nun yasal yetkisi olduğunu, davacının bir kısım paylarının devrine ilişkin sözleşme altındaki imzalar noterce onaylanmadığından dava dışı Bünyamin'in pay sahibi olarak kabul edilmemesinin haksız sayılamayacağını, ölü Hüseyin'den intikal eden payların Genel Kurullarda mahkemece atanmış tereke mümessilince temsil edildiğini, alınan kararlarda iptali mucip bir cihet bulunmadığını savunmuştur.
Mahkemece, davalı şirketin 27.5.1986 tarihli Genel Kurulunda Yönetim Kurulunu dava dışı Hüseyin, İrfan ve H. Doğaner'in üç yıl için üye seçildikleri; bunlardan Hüseyin'in 16.9.1986'da ölümüyle bir üyeliğin boşaldığı ve diğer iki kişinin üyeliğinin devam ettiği, 23.9.1986 tarihli Yönetim Kurulu toplantısında boşalan bir üyelik için hem eski üye İrfan'ın hem de ortaklardan İlhan'ın tayin edilmesinin eski üye İrfan'ın istifa ettiğine delalet eylediği, bu durumda Yönetim Kurulu'nun kalan tek üyesi H. Doğaner'in tek başına geçici üye atamasının geçerli olmadığı, bu nedenle Yönetim Kurulunca gerçici olarak atanan iki üyenin TTK.nun 315. maddesi uyarınca tasvibine ilişkin 28.4.1987 tarihli Genel Kurul kararının da yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle mezkur kararın iptaline, her iki Genel Kurul'da alınan sair kararlara ilişkin iptal istemlerinin reddine karar verilmiştir.
TTK.nun 330. maddesi hükmü uyarınca anonim şirket yönetim kurulunun bir karar vermek üzere toplanabilmesi için üye tam sayısının en az yarısından bir fazlasının hazır bulunması ve hazır bulunanların çoğunluğunun karar lehine oy kullanması gerekir. Davalı anonim şirketin ana sözleşmesine göre yönetim kurulu üye tam sayısının üç kişiden ibaret olduğu ihtilafsızdır. Bu durumda yukarıda anılan Yasa hükmü uyarınca yönetim kurulunun toplantı nisabının iki üyeyle gerçekleşeceği de aşikardır. Şu halde TTK.nun 330. maddesi hükmü karşısında üyelerinden birinin ölümüyle geri kalan iki üyesiyle toplantı yeter sayısını oluşturamayan yönetim kurulunun hiçbir karar alamayacağı, bu beyanda boşalan üyeliği TTK.nun 315/f-l maddesi hükmü anonim şirketi idare ve temsil etmek gibi çok önemli bir işlevi olan yönetim kurulunun bazı üyelerinin ölmesi veya maddenin ikinci fıkrasında öngörülen sebeplerden biriyle görevlerinin sona ermesi halinde şirketin toplanacak ilk genel kurula kadar organsız kalmamasını sağlamaya yönelik özel ve ayrık bir hüküm olduğu cihetle bu amaca uygun yorumlanmalıdır. Yönetim Kurulunun TTK.nun 315/f-l maddesindeki geçici üye ataa yetkisinin kullanabilmek için mutlaka toplantı yeter sayısını haiz olması gerektiği yolundaki lafzı ve dar yorum, açılan üyelik nedeniyle geri kalan üyelerle toplantı nisabının oluşmadığı hallerde anılan yasa hükmünün uygulama imkanını ortadan kaldırıcaktır. Özellikle anasözleşmede aksine hüküm bulunmadıkça yönetim kurulununun TTK.nun 312/f-l maddesi gereği üç kişiden oluşmasının olağan hali teşkil ettiği nazarı itibare alındığında bir üyeliği açılan böyle bir yönetim kurulunun diğer iki üyesinin açılan üyeliğe geçici atama yapamamasının TTK.nun 315/f-l maddesi hükmünün uygulama alanını Kanun koyucunun amacına aykırı biçimde daraltacağı kuşkusuzdur. Diğer bir anlatımla kanun koyucu üç kişilik yönetim kurulunun varlığını da gözönüne alarak bu hükmü getirmiştir.
Şu halde TTK.nun anılan hükmünü amacı doğrultusunda yorumlamak ve yönetim kurulunun kalan üyeleri toplantı nisabını teşkile kafi gelmese bile karar nisabını oluşturabildiği hallerde bu üyelerin geçici üye atayabileceğini kabul etmek gerekir. Varılan bu sonuca göre davalı şirket yönetim kurulunun geri kalan iki üyesinin, yani İrfan ile H. Doğaner'in 3. üye Hüseyin'in ölümüyle boşalan üyeliğe geçici olarak İlhan'ı tayin etmesi TTK.nun 315/f-l maddesi hükmüne uygundur.
Öte yandan 23.9.1986 tarihli Yönetim kurulu toplantısında Hüseyin'in ölümüyle boşalan bir üyelik mevkii evvelce üye olmaya İlhan'la birlikte esasen yönetim kurulu üyesi olan ve üyelik süresi sona ermeyen İrfan'ında seçildiğinden söz edilmesi fuzuli olup bu durumdan hareketle İrfan'ın bu seçim öncesi zımnen istifa etmiş sayılması dayanaksız bir varsayımdan ibarettir.
Şu hale göre yönetim kurulunun gerikalan iki üyesi İrfan ile H. Doğaner'in ölen üye Hüseyin'in yerine sadece İlhan'ı geçici olarak tayin ettikleri, bu tayin kararının TTK.nun 315/f-1 maddesi hükmüne aykırı olmadığı, bir an için yönetim kurulu kararında bir sakatlık bulunduğu varsayılsa bile, bu karar 28.4.1987 tarihli Genel Kurul toplantısında tasvip edilmesinin şirketin iradesini açıklayan en yetkili organ olan Genel Kurul'un karara icazet verdiğini gösterdiği nazarı itibare alınarak davanın reddine karar verilmesi lazım gelirken haklı bulunmayan aksine düşüncelerle Genel Kurul kararının iptali cihetine gidilmesi bozmayı gerektirmiştir.
 
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmü temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 1000.000 lira duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 8.2.1990 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi. 
 
KARŞI OY YAZISI
Yönetim Kurulunun boş bulunan bir9 veya birden çok üyesinin doldurulması koşulları TTK.nun 315. maddesinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Yönetim Kurulu üyeliğinin boşalması halinde, bu boşalma yönetim kurulunun alacağı bir kararla tamamlanır. Bnun için yönetim kurulunun toplanabilmesi ve toplanan yönetim kurulunun da karar alabilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, yönetim kurulu kurul-organ olarak toplanıp karar alma yeteneğine sahip olduğu sürece boşalan üyelikler için yeni üyeler atayabilir (Çamoğlu/Poroy&Tekinalp, Ortaklıklar ve Kooperatif Hukuku, İstanbul 1988, s. 262 vd; Hayri Domaniç, Anonim Şirketler Hukuku ve Uygulaması, Cilt II, İstanbul 1988, s. 470 vd; Oğuz İregün, Anonim ortaklıklar, İstanbul 1989, s. 194 vd).
Dava konusu olayda,davalı şirketin yönetim kurulu üç kişiden oluşmaktadır. Yönetim kurulu üyelerinden biri vefat etmiş ve bunun yerine diğer iki üye toplanarak vefad eden yönetim kurulu üyesinin yerne yeni bir üye atamış ve bu biçimde oluşan yönetim kurulu kararı sonradan toplanan genel kurulca tasvip edilmiştir.
Dairemizin kökleşen kararlarına göre, anasözleşmede aksine hüküm yoksa yönetim kurulu, üye sayısının yarıdan bir fazlası ile toplanır ve oyçokluğuyla karar verir (TTK. 330). Bu uygulama sonucunda üç kişilik yönetim kurulu ancak üç üye ile toplanır ve iki kişinin aynı yönde kullandığı oyla karar alabilir. Yani, üç kişilik yönetim kurulu için ortaya çıkan özelliği gözönüne alırsak, bu kurul ancak tüm üyelerin hazır bulunması ile toplanabilir. oysa, üçden fazla üyesi olan şirketlerin yönetim kurulunun toplanması için tüm üyelerin toplantıda hazır olmaları değil, ancak yarıdan bir fazlasının bulunması yeterli olmaktadır. Dairemiz üç kişilik yönetim kurullarının toplanmasında tüm üyelerin hazır olmasının güç olacağını gözönüne almamış, başka bir deyişle, TTK.nun 330. maddesinin uygulanmasında bir istisnaya yer vermemiş bulunmaktadır. Yönetim Kurulunun kararları yönünden bir istisna tanınmamasına karşılık, TTK. 315. maddesinin uygulanmasında üç kişilik yönetim kurulunun özelliği esas alınarak genel bir kural koymak suretiyle yorum getirmek bir çelişki meydana getirmiştir. Çünkü, yönetim kurulunun karar alabilmesi herşeyden önce toplanma nisabının oluşmasına bağlıdır. TTK.nun 330. maddesi uyarınca toplanamayan bir yönetim kurulu için TTK.nun 315. maddesi bakımından "karar nisabı varsa bu yeterlidir" görüşü TTK.nun 330. maddesinde öngörülen kurala ve Dairenin yerleşen uygulanmasına aykırıdır.
Bundan başka, anonim ortaklıklarda üç kişilik yönetim kurulunun esas alınması suretiyle bir genel kural da getirilemez. Yönetim kurulunun boşalan üyelerinin tamamlanması iin her olayın özelliği gözönüne alınarak yorum getirmek kanımızca sakıncalıdır. Üç kişilik yönetim kurulunda bir üyenin boşalması halinde TTK.nun 315. maddesinin uygulanması olanaklıdır. Yedek yönetim kurulu üyesi seçilmiş ise bu yedet üye ile yönetim kurulu üyeliği doldurulacağı gibi genel kurulun denetçiler veya azınlık tarafından olağan üstü çağrısı yapılarak boş yönetim kurulu üyeliği doldurulabilir.
Öte yandan, TTK.nun 330. maddesinin uygulanması yönünden Dairemizin kökleşen kararlarına göre, üç kişilik yönetim kurulunun iki üyeyle toplanarak karar alması batıldır. Yönetim kurulu kararları, ayrık durumlar dışında iptalinin istenmesi olanaksız bulunmasına karşın, yönetim kurulunun batıl kararlarının saptanması dava konusu yapılabilmektedir. Yönetim kurulunun toplanma nisabı olmaksızın, sadece karar nisabı gözönüne alınarak aldığı kararlar batıl iken, bu batıl kararlardan TTK.nun 315. maddesi yönünden olanlar için geçerliliği benimsemeye yasaya aykırıdır. ayrıca, batıl bir yönetim kurulu kararı karşısında yeni bir seçim yapması ve boş yönetim kurulu üyeliğinin seçimlme doldurulması gerekirken, batıl yönetim kurulu kararını tasvib etmesi olanaksızdır. Eğer genel kurul böyle bir kararı tesvip etmişse, bu genel kurul kararı yasaya aykırıdır.
Yerel mahkemece, davalı şirketin 28.4.1987 günlü genel kurul kararının iptal edilmesi yasaya uygun olduğundan sayın çoğunluğun kararına katılmıyorum.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini