 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/4053
K: 1989/3990
T: 30.06.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Asliye 7. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 3.2.1989 tarih ve 820-41 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, 1986/1039 sayılı dosya ile davalınında dahil olduğu bir kısım kişiler iflasını istemiş, dava sırasında Mehmet Altmışyedioğlu öldüğünde davacı tereke ile davaya devam etmiş, dosya tefrik edilmiştir.
Davalılar vekili murisin terekesinin resmi tasfiyeye tabi tutulduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia savunma ve ilgili belgelere göre terekenin resmi tasfiyeye tabi tutulduğu bu durumda İcra İflas Yasası 53/2 maddesi gereğince terekeye karşı davaya devam edilemiyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 19.7.1988 tarihli yazısında Mehmet Altmışyedioğlu'nun terekesinin 19.7.1988 tarihinde tereke defterine kaydedilerek resmi tasfiyeye tabi tutulduğu belirtilmiştir. İflasa tabi olan bir şahıs iflas takibi sırasında ölürse alacaklı istediği takdirde tereke aleyhine iflas yolu ile takibi devam edebilir. Yanlız İ.İ.K.nun 53/2 maddesi gereğince borçlunun sağlığında başlamış olan takibin terekeye karşı devam ettirilebilmesi için terekenin henüz taksim edilmemiş veya terekenin resmi tasfiyeye tabi tutulmamış yanlız mirasçılar arasında aile şirketi tesis edilmemiş bulunması lazımdır. O halde mahkemece Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce tereke hernekadar resmi tasfiyeye tabi tutulmuş ise de M.K. 572/2. maddesi gereğince bir miras kabulü olup olmadığı üzerinde durularak ve mahkemesinden sorularak sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 30.6.1989 tarihinde oybiriliğiyle karar verildi.