 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1989/3733
K: 1989/2980
T: 19.05.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Ağır Asliye Hukuk Mahkemesince verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmiş olmakla gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı borçlusu olduğu 100.000 TL.lık bir bononun hamili tarafından tahsil için davalı bankaya verildiğini, 20.11.1986 vade tarihli bonunun 22-23.11.1986 günlerinin hafta tatiline rastlaması nedeniyle 24.11.1986 günü iş saatinin bitimine kadar ödenebileceğini, oysa bono bedeli 24.11.1986 pazartesi günü saat: 16.00'da ödenmek istendiği halde davalı banka yetkililerinin ödemeyi kabul etmeyip bonoyu protesto ettirdiklerini, haksız protesto yüzünden 2.454 TL. protesto gideri ödemek zorunda kaldığı gibi itibarının da zedelendiğini ileri sürerek 500.000 TL. tazminatın ve 2.454 TL. protesto masrafının yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili TTK.nun 626/f.lll maddesinde sözü geçen vadeyi izleyen iki iş günün senet borçlusuna tanınan bir süre olmayıp protestonun çekilebileceği süreyi belirlediğini, vade günün iş saatleri içinde bonoyu ödemeyen davacının protestonun haksızlığından söz edemeyeceğini, davacının daha önce de senetlerinin protesto edildiğini, tazminat şartlarının bulunmadığını savunmuştur.
Mahkemece davacının bono bedelini 24.11.1986 günü saat 17.00'ye kadar ödeme yetkisi bulunduğu, oysa mezkur gün saat 16.00'da yapmak istediği ödemenin banka yetkililerince kabul olunmayıp bononun protesto edilmesinin haksız olduğu, ancak avukat olan davacının bu yüzden bir zarara uğradığının kanıtlanamadığı gerekçesiyle protesto masrafı 2.454 TL.nın tahsiline, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.
Hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Her ne kadar usulsüz bir protesto işlemi var ve bundan tacir olmayan kişilerin manevi şahsiyetleri zarara uğrayabilirse de olayda protesto keyfiyetinin Merkez Bankası bülteninde yayınlandığının iddia ve ispat edilmediği, sadece protesto keşidesiyle yetinildiği ve davacının daha önce de haklı olarak protesto edildiği gerekçesiyle manevi tazminat talebinin reddine ilişkin kararda usulsüzlük bulunmamasına ve haksız protesto çeken bankanın protesto edildiği gerekçesiyle manevi tazminat talebinin reddine ilişkin kararda usulsüzlük bulunmamasına ve haksız protesto çeken bankanın protesto masraflarına katlanması gerekmesine göre, her iki tarafın temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 19.5.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.