 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1988/8466
K: 1988/7917
T: 26.12.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Hasımsız olarak açılan davadan dolayı, (Bursa Asliye Ticaret Mahkemesi)nce verilen 28.9.1988 tarih ve 24-31 sayılı hükmün temyizen tetkiki ortak Abdullah tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili müvekkili şirketin borçlarından dolayı aleyhine icra takipleri yapıldığını, borçlarını karşılamıyacak duruma düştüğünü belirterek İcra İflas Yasası'nın 178/1. maddesi uyarınca iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, şirketle ilgili icra dosyaları, diğer belgeler getirtilmiş ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak alınan rapor gereğince şirketin iflasının şartlarının gerçekleştiği anlaşıldığından ve hernekadar şirketin komanditer ortağı kendisinin oyunun alınmasının gerektiğini bildirmiş ise de, bu isteği TTK.nun 247 ve 165. maddesi uyarınca yerinde görülmediğinden bahisle İcra İflas yasası'nın 178. maddesi gereğince davacı şirketin iflasına karar verilmiştir. Kararı, şirket ortağı Abdullah temyiz etmiştir.
Dava; 3 komandite, 2 komanditer ortaktan oluşan... ve ortakları...Boya Apre ve Empirme Adi Komandit Şirketi'nin tek idareci komandite ortağı tarafından iflasının istenmesine ilişkindir.
TTK.nun 267. maddesi yollaması ile komandit şirketlere uygulanması gereken TTK.nun 185. maddesi hükmü gereğince komandit şirketler dahi BK.nun 535 ve 536. maddelerinde ve 185. maddede gösterilen sebeplerle infisah ederler. BK.535. maddede düzenlenen şirketin sona erme sebeplerinden biri de bütün şeriklerin ittifakla karar vermeleridir. Binnetice bir komandit şirketin de, ortakların oy birliği ile sona erdirilmesi mümkündür. Olayda bir tek idareci olan komandite ortak şirketin iflasını istemiştir. İflas talebi şirketin tüm ortaklarını ilgilendirdiği gibi kabulü halinde şirketi sona erdiren bir sebeptir. Bu halde ise, şirketin kendi kendinin iflasını istiyebilmesi ancak ortakların ittifakla alacakları bir karara dayamadıkça yönetici veya idareci ortağın tek başına böyle bir dava açamıyacağı sonucuna varılmak ve bu nedenle davanın reddine karar verilmek gerekirken kabulü bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün temyiz eden yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 26.12.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.