 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1988/7802
K: 1989/5594
T: 23.10.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Nusaybin Asliye Hukuk Mahkemesince verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili dilekçesinde, davalının Irak'a ihraç amacıyla 53 adet vagonla 1.083.500 kgr. çimentoyu muhtelif tarihlerde Nusaybin'e gönderdiği, vagonlar süresinde tahliye edilmediğinden 21.820.800 TL. somaj, 2.704.390 lira nakliye olmak üzere 24.525.190 TL. alacakları bulunduğunu, çimentoları açık artırma ile değerine satmadıklarını, fabrika fiyatından 4.200.900 TL. bedelle müvekkilinin aldığını, çimento bedeli düşüldüğünde 20.320.290 TL. alacaklarının kaldığını belirterek, faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, yetki itirazı ile birlikte, hava muhalefeti sonucu boşaltılamadığını, kusurlarının bulunmadığını, davacı idarenin de 72 saat içerisinde boşaltması mevzuat gereği olduğu halde, kötüniyetle süreyi uzatarak müvekkilini fahiş borç altında bıraktığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller, bilirkişi incelemesine göre, davalının mücbir sebepten dolayı boşaltamadığı savunmasının yerinde olmadığı, bir kısım çimentonun taşlaşmasının mevsim koşullarından meydana gelip davacının kusurlu bulunmadığı, vagonların bekletilmesinden dolayı somaj alacağının doğduğu belirtilerek, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve değerlendirme, hüküm tesis etmeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı idareye ait taşıma yönetmeliği celbedilerek taşımacılık konusunda uzman kişiler marifetiyle deliller incelettirilip vagonlarda bekleyen çimentoların uzun bir süre bekleyip kısmen bozulması ve somaj-nakliye ücretinin artmasında davacı idarenin müterafik kusuru bulunup bulunmadığının ve kosuru varsa bunun oranının hesaplattırılması, tarife ve taşımaya ilişkin belgelere göre hesaplattırılacak somaj-nakliye ücretinden tenkisi gerekip gerekmediği konusunda rapor alınarak sonucu dairesinde karar verilmek gerekirken, eksik inceleme ile esasa dair hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda belirtilen nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün mümeyyiz davalı yararına BOZULMASINA, 23.10.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.