Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1988/6711
K: 1989/4001
T: 30.06.1989

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Ödemiş 2. Asliye Hukuk Mahkemesi)nce verilen 6.6.1988 tarih ve 472-250 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
 
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı Sami'ye bir kamyon alımı nedeniyle bedelleri toplamı 6.000.000 lira olan 6 adet çek keşide ettiğini, bilahare kamyon alımı satımına ilişkin sözleşmeden karşılıklı olarak vazgeçildiğini ve noter ibranamesi ile keşide olunan çeklerin karşılıksız olduklarınının kararlaştırıldığını, Sami'nin ortağı olan M.Emin'de olduğunu ve iade edeceğini bildirdiği çekleri iade etmediğini, bilahare davalının bu çeklerden 1.350.000 lira bedelli 4 tanesine dayanarak müvekkili aleyhine icra takibine giriştiğini, çeklerdeki keşide yerinin sonradan yazıldığını, davalının çeklerin 3 tanesinde yetkili hamil olmadığını, davalının ibranemeden haberdar olduğunu, Sami ile birlikte hareket ettiğini ileri sürerek, toplam 1.350.000 lira bedelli takibe konu çeklerin iptaline, keza icra takibinin iptaline ve alacağın % 15'i tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin Ceyhan İlçesi'nde sebze ve meyva ticareti yaptığını, Ödemiş ile bir ilgisinin bulunmadığını, ibranameden haberdar olmadığını, iyiniyetli hamil olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya ve toplanan delillere göre, dava konusu çeklerin yasal unsurları taşımaması nedeniyle lehtarına karşı ileri sürülebilecek bütün defilerin davalıya karşı ileri sürülebileceği, davalının ibranameden haberdar olduğu, dava dışı Sami ile birlikte hareket ettiği, kötüniyetli olduğu ve yetkili hamil olmadığı sonucuna varılarak, davanın kabulüyle takibe konu çeklerin iptaline takibin durdurulmasına ve % 15 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1 - Dava dosyasına ekli icra takip dosyası içindeki dava konusu dört adet çekte de keşide yeri yazılı bulunduğuna göre, aynı tanzim tarihli iki adet başka çekin keşide yeri taşımadığından bahisle tetkik merciince takibin iptal edildiğine dayanılarak, yasal unsurlar içeren dava konusu çeklerin çek niteliğinde bulunmadığı esasından hareket edilerek hüküm tesisi doğru değildir.
Dava konusu çeklerden 25.9.1987 tanzim tarihli çekin arkasındaki ciro zincirinden bu çekin ilk cirantası dava dışı Sami tarafından davalıya ciro edildiği ve davalı tarafından da bankaya ibraz edildiği anlaşıldığına göre, bu çek bakımından davalı Musa meşru hamil durumundadır. O halde, davacı çek keşidecisi bu çek hamiline karşı ancak TTK.nun 730/5. maddesi yollaması ile aynı yasanın 599 ncu maddesi hükmü çerçevesinde defi ileri sürmesi mümkündür. Davada dinlenilen tanıklar davalı son hamilin bu çeki iktisap ederken davacı keşidecinin bile bile zararına hareket ettiği konusunda açık beyanları bulunmadığına göre, bu çek bakımından davanın reddi gerekirken aksine düşüncelerle kabulü doğru görülmemiştir.
2 - Dava konusu yapılan diğer üç adet çeke gelince, hamiline yazılı bu çeklerin arka yüzlerinin incelenmesinde dava dışı ilk ciranta Sami tarafından ödenmesi amacıyla muhatap bankaya ibraz edildiği ve muhatap tarafından karşılıksız şerhinin işlenmesinden sonra herhangi bir cironun yapılmadığı ve çekin bu haliyle davalıya geçtiği görülmektedir. Hamiline yazılı bir çekin devri ibrazdan önce TTK.nun 702 ve 703. maddeleri hükmü uyarınca, ciro yapılmaksızın teslim ile yapılacağı yasada düzenlenmiş ise de, protesto keşidesinden veya ibrazdan sonra hamiline yazılı bir çekin fiilen teslim suretiyle devir olunabileceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamakta aksine, TTK.nun 705. maddesinde böyle bir durumda yapılacak cironun alacağın temliki hükümlerine tabi olacağı açıkca hükme bağlanmış bulunmaktadır. İbrazdan önceki ilk cirantanın muhataba cirosu ise, aynı yasanının 701/4. maddesi uyarınca bir ciro niteliği taşımamakta ve fakat sadece makbuz hükmünde bulunmaktadır. Bu bakımından davalının bu ciroya dayanarak yetkili hamil olduğunu savunamaz. Benzer düzenleme, bonolarda da uygulanan TTK.nun poliçeyle ilgili 602. maddesinde de mevcut bulunmaktadır. Bu düzenlemeler tarzından ortaya çıkan sonuç, poliçe, bono ve çeklerde protesto için gerekli süre ile ibraz müddetinin geçmesinden sonraki devirlerde, keşideci ve müracaat borçlularının son hamile karşı defi ileri sürememe ana ilkesinin (TTK. md. 599 ve 730/5) uygulanmaması, aksine alacağın temliki hükümlerinin uygulanması suretiyle bütün defilerin ileri sürülebilmesine imkan tanınmış olduğudur. Öte yandan, TTK.nun 703. maddesi uyarınca hamiline yazılı bir çekte yapılmış olan bir ciro, temlik ve teşhis fonksiyonuna haiz olmayıp, sadece ciro yapan kimseyi müracaat borçlusu haline getirmektedir. Oysa, protesto ve ibraz süresinin geçmesinden sonraki ciro alacağın temliki hükümlerine tabi bulunmaktadır. Bu nedenle çek hamiline yazılı olsa dahi, bu sürelerin geçmesinden sonra yapılacak ciro, TTK.nun 703. maddesinin aksine temlik ve teşhis fonksiyonu da görmektedir. Aksi takdirde, yani bu sürelerin geçmesinden sonra cirosuz devre imkan tanındığı takdirde alacağın temliki hükümlerinin kimlere uygulanacağı hususu ve ispat konusu ana bir sorun olarak ortaya çıkar. İşte, tüm bu nedenlerle hamiline yazılı bir çekin protesto veya ibraz sürelerinin geçmesinden sonra ancak alacağın temliki veya ciro ile devir edilebileceğinin kabulü gerekir. Nitekim, aynı ilkeler Dairemizin 30.1.1986 gün ve 1985/7591 esas ve 1986/283 karar sayılı ilamında da kabul edilmiş bulunmaktadır. O halde, dava konusu üç adet çekte de ibrazın dava dışı Sami tarafından muhatap bankaya ciro suretiyle yapıldığına ve ibrazdan sonra çeki elinde bulunduran davalı Musa'ya onu alacağın temliki hükümleri uyarınca yetkili hamil durumuna sokacak bir ciro da mevcut bulunmamasına göre, davalının bu üç adet çek bakımından meşru hamil olmadığının kabulü gerekir. Mahkemece bu husus dikkate alınarak bu üç adet çek bakımından davanın kabulü gerekirken, tedavüle çıkarılırken keşide yeri bulunmadığından bahisle davanın kabulü doğru değilse de, karar sonucu itibariyle doğru görüldüğünden bu husus bozma nedeni yapılmamış ve davalı vekilinin bu üç adet çeke ilişkin temyiz itirazları bu gerekçeyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.
 
SONUÇ : Yukarıda 2 numaralı bendde gösterilen nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine, ancak 1 numaralı bendde açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine,  30.6.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini