Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1988/5755
K: 1988/5257
T: 26.09.1988

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA  :  Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Asliye 2. Ticaret Mahkemesince verilen 26.4.1988 tarih ve 256-329 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü
 
KARAR  :  Davacı vekili, müvekkilinin müflis şirketten olan kredi alacağının bir kısmının iflas idaresince kabul edilmediğini ileri sürerek (908.981.509) liranın masaya rüçhanlı olarak kayıt ve kabulünü talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap vermemiştir.
Mahkeme; toplanan delillere ve bilirkişi incelemesine göre davacının masaya kayıt tarihi itibariyle alacağının (2.162.659.772,22) lira olduğu, bunun ipotekle temin edilen (1.453.522.500) liralık kısmı düşüldüğünde bakiye (709.137.772.22)  lira alacağı bulunduğu gerekçesi ile bu miktarın rüçhanlı olarak masaya kayıt ve kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermiştir.
Hüküm; davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı, sıra cetveline müflis şirketin iflas memurluğunca reddedilen miktarın kaydını istemiştir. Bilirkişi raporuna göre davacı alacağı birisi iflas tarihi olan 12.9.1985 tarihine göre, diğeri ise davacının başvuru tarihi olan 6.1.1986 tarihine göre iki ayrı şekilde hesap edilmiştir. Bilirkişi ek raporunda banka alacağının (1.453.522.500) liralık kısmının ipotekle temin edilmiş olduğu belirtilmiştir. Ve iflas tarihi itibariyle teminatsız kısım (358.992.973.22) lira olarak gösterilmiştir. Teminatsız alacaklar yönünden iflas tarihinden sonra faiz işletilemez.
İflas idaresi alacağı (1.599.353.580) lira olarak kabul etmiştir. Alacağın ipotekli ve teminatlı kısmı ise (1.453.522.530) liradan ibarettir. Ek rapora göre iflas tarihi itibariyle hesabedilen alacak miktarından davalı iflas idaresinin kabul ettiği (1.589.353.580) liranın tenzilinden sonra geri kalan miktarın sıra cetveline alacak olarak yazılması kabul edilmek gerekirken mahkemece hem miktarın farklı olarak hem de tercihli ve rüçhanlı olarak kayıt ve kabule karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bu sebeple davalı yararına bozulması gerekmiştir.
 
SONUÇ  :  Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 26.9.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini