 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1988/5525
K: 1989/1809
T: 21.03.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Mersin Asliye Ticaret Mahkemesince verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki taraflar vekilleri tarafından istenmiş olmakla işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı banka vekili davacı ile dava dışı D. Ltd. Şirketi arasında akdolunan kredi açma sözleşmeler uyarınca adı geçen şirket lehine ve T.M.O.Genel Müdürlüğü'ne hitaben 15.000.000 TL.lık bir teminat mektubu verildiğini; mektup bedelinin tazmini üzerine şirkete ve davalılara ihtarname gönderilerek ödeme talebinde bulunulduğunu; bir sonuç alınamayınca 9.5.1985 tarihi itibariyle mevcut 16.055.304 TL. alacağın mezkür tarihten itibaren yıllık % 64,5 nisbetinde faizi, faizin banka muamele vergisi ve masraflarla birlikte tahsili için Mersin 3. İcra Memurluğunun 1985/2077 esasında davalılara karşı ilamsız haciz yoluyla icra takibine girişildiğini; itiraz nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptalini ve alacağın % 15'i nispetinde inkar tazminatının müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekili kredi borcunun dava dışı şahısların taşınmazları üzerindeki ipoteklerle de temin edildiğini, davacının aynı alacak için Mersin 3. İcra Memurluğu'nun 1985/2028 esasında borçlu şirkete ve ipotek maliklerine karşı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla daha önce takibi girişildiğini, ipoteğe dayalı derdest takip sonuçlanmadan aynı borç için haciz yoluyla takip yapılamayacağını; teminat mektubuna ilişkin kredilerde F.F.İ.Fonuna kesinti yapılamayacağından % 4,5 fon kesintisinden bahisle % 64,5 faiz istenmesinin dayanaksız olduğunu savunmuştur.
Mahkemece davacı bankanın B.K.nın 487. maddesine göre tahsilde tekerrüre yol açmamak kaydıyla her zaman için gerek rehinlere gerek kefillere başvurabileceği, daha önce rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılmasının bilahare kefillere müracaat edilmesine engel oluşturmadığı; 1983/7507 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı'nın 19/2, 13/1-A, 14/9 maddelerine göre F.F.İ. Fonu'na kesinti yapılamayacağından bankanın yıllık : 64,5 değil, % 60 nisbetinde faiz talep edebileceği gerekçesiyle, bilirkişinin bu esas dairesinde hesapladığı 15.993.028. TL alacak ile 9.5.1985 tarihinden itibaren yıllık 60 faizli, faizin % 3'ü nisbetinde gider vergisi üzerinden davalıların itirazının iptaline; % 15 inkar tazminatının davalılardan müteselsilen tahsiline; fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir. Hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1 - Dosyaya mübrez ve kanuna dayanılarak çıkarılmış 83/7507 sayılı Bakanlar kurulu kararnamesinin 19/1 maddesi uyarınca banka iskonto haddi üzerinden hesaplanacak temerrüt faizi tutarına dahil edilmesi gerekmesine göre, davacı alacağının buna göre hesaplanması icap ederken Faiz Farkı İade Fonunun istenemeyeceğinden bahisle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
2 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı dalillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda yazılara, kararın dayandığı dalillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1 no.lu bentte gösterilen nedenle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 21.3.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.