 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1988/5219
K: 1988/5008
T: 16.09.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı ile Davalı arasında çıkan davadan dolayı Kahramanmaraş 1. Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 5.11.1987 gün ve 325-587 sayılı hükmü bozan dairenin 22.3.1988 gün ve 8860-1745 sayılı ilamı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, davalının müvekkili adına tescilli olan Öz Kahramanmaraş Otobüs İşletmeciliği ticaret ünvanına tecavüzde bulunarak haksız rekabette bulunduğunun hükmen sabit bulunduğunu ileri sürerek davalının sağladığı haksız kazanç ile müvekkilinin uğradığı zarar olarak toplam 50.000.000 TL. tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın 33.682.035 TL'lık kısmının kabulüne, fazla istemin ise reddine dair verilen karar Dairemizce onanması üzerine davalı vekili bu defa karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1 - Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere ve davalının bu davanın konusunu teşkil eden haksız rekabet eyleminde bulunduğu dava dosyasına ekli aynı mahkemenin Yargıtay'ca da onanmak suretiyle kesinleşmiş 22.3.1985 gün ve 1984/577-1985/119 sayılı ilamı ile sabit bulunmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bendlerde gösterilenlerin dışında kalan diğer karar düzeltme itirazlarının reddi gerekmiştir.
2 - Ancak, dava haksız rekabetten kaynaklanan ve TTK. nun 58 nci maddesine dayalı bir tazminat davasıdır. Yine aynı kanunun 62. maddesi uyarınca TTK.nun 58. maddesinden kaynaklanan davalar bir yıllık zamanaşımına tabidir.
Davada da davalı vekili cevap dilekçesinde anılan maddeye dayanarak zamanaşımı definde bulunduğu halde mahkemece bu husus açıkça karara bağlanmadan, zımmen reddolunmuş bulunmaktadır.b
Davacı tarafından davalı hakkında daha önce 6.11.1984 tarihinde haksız rekabetin önlenmesi talep edilmiş ve fakat o davada tazminat istenilmemiştir. O davanın kabulüne dair mahkemece verilen karar Dairemizce karar düzeltme isteminin reddine dair verilen 20.12.1985 tarihli kararla kesinleşmiş ve tazminata ilişkin bu dava ise, 13.6.1986 tarihinde açılmış bulunmaktadır. Haksız rekabetin önlenmesine ilişkin davalarda bir yıllık zamanaşımının haksız rekabet devam ettiği sürece dolmadığı kabulh edilmekte ise de tazminata esas olan haksız fiil ve rekabet davalarında bu fiil her gün tekrarlanmakta bu suretle zaman aşımı süresi fiilin tekrarlanmasıyla yeniden başlamaktadır. Bu durumda haksız rekabet zamanaşımı süresinin hesabında davanın açıldığı gün haksız rekabet devam etmekte olduğuna göre, o tarihten itibaren bir yıl geriye doğru olan süre için tazminat istenebileceği kabul edilmeli, geriye doğru bir yıldan fazla süre bakımından tazminat talep hakkı zamanaşımına uğradığı dikkate alınarak bu süreyee tekabül eden tazminat istemi reddolunmalıdır. O halde, dava konusu olayda davacının bu davanın açıldığı 13.6.1986 tarihinden geriye doğru bir yıllık tazminat alacağı kabul edilmeli, fazlaya ilişkin talebi ise, zamanaşımına uğradığı dikkate alınarak reddolunmalıdır.
Mahkemece bu hususlar dikkate alınmadan hüküm tesisi doğru değildir.
3 - Öte yandan, davacı davadan önce delil tespiti yolu ile iki defa tazminat raporu düzenlettirmiş bulunmaktadır. Bunlar arasında gerek tazminat miktarı, gerekse hesaplama süresi bakımından çelişki bulunduğu gibi, mahkemece alınmış olan iki bilirkişi raporu arasında da gerek süre, gerekse tazminat miktarına esas olan giderlerin hesaplanmasında büyük çelişkiler mevcut bulunmaktadır.
Nitekim, davalı vekili de gerek ilk, gerekse son rapora itirazlarında bu hususa açıkça değinmiş ve bu çelişkinin giderilmesini istemiş bulunmaktadır.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş; taraflar arasında çamur defteri olarak adlandırılan ve TTK. nun 66/1. maddesinde ifadesini bulan yardımcı defterlerden olduğu anlaşılan bu defterlerdeki kayıtlar onu tutan davalı taraf aleyhine TTK.nun 113, 84. maddesi uyarınca delil olacağı esasından hareket edilerek ve taraflar arasındaki uyuşmazlık otobüzs terminat işletmesi ve komisyonculuğundan da kaynaklanmış olduğu da dikkate alınarak, gerçek giderlerin tespiti bakımından, bu sahada uzman bir kişi de yeniden oluşturulacak üç kişilik bilirkişi kuruluna katılarak yeniden rapor alınması için istanbul veya Ankara mahkemelerine talimat yazılarak dava sırasında alınan raporlar arasındaki çelişki de telif edilmek suretiyle bir sonuca varılmak olmalıdır.
Bu hususlar dikkate alınmadan eksik incelemeyle tesis edilen kararının bu yönlerden de bozulması gerekirken davalı vekilinin bu konudaki temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden karar düzeltme isteminin kabulü cihetine gidilmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yerinde görülmeyen diğer karar düzeltme itirazlarının REDDİNE- ancak 2 ve 3 numaralı bendlerde gösterilen nedenlerle de Dairemizin onma kararının kaldırılarak kararın davalı yararına BOZULMASINA ve bu bozma sebeplerinin Dairenin 22.3.1988 ve 1987/8860 - 1988/1745 sayılı bozma ilamında ki 3 numaralı bozma nedenlerine eklenmesine, 16.9.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
KARAR DÜZELTME TALEBİ ÜZERİNE KISMEN DEĞİŞTİRİLEN KARAR:
Taraflar arasındaki davadan dolayı Kahramanmaraş 1. Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 5.11.1987 tarih ve 325-587 sayılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Davacı vekili, davalının müvekkili adına tescilli olan (Öz Kahramanmaraş Otobüs İşletmeciliği) ticaret unvanına tecavüzde bulunarak haksız rekabette bulunduğunun hükmen sabit olduğuna bu tecavüz neticesinde davacının piyasadan çekilmek zorunda kaldığını, buna karşılık davalı firmanın (40.000.000) TL. haksız kazanç sağladığını ileri sürerek, davacının uğradığı (10.000.000) TL. zarar ile birlikte toplam (50.000.000) TL. azminatın haksız tecavüzün başladığı tarihten itibaren aylık % 7 ticari faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında zamanaşımı definde bulunmuş, davacının mahrum kaldığı karın komisyondan ibaret olduğunu, davalının yurt dışı seferlerinden elde ettiği gelirlerin davacı ile ilgisi olmadığını, davacının zararı varsa bile kendisinin sebebiyet verdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya, ibraz edilen delil ve belelere, delil tesbiti dosyası ile davalının el defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemelerine göre davanın kısmen kabulüyle , (33.682.035) TL. zararın davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıda (2) nolu bendde gösterilen sebep dışındaki ve davalı vekilinin de (3) nolu bendde gösterilen sebep dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Ancak:
II- Davacı vekilinin faiz istemi hakkında mahkemece olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmediğinden hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.
III- Davalı Yeni (Tur) Kahramanmaraş Otobüs İşletmesi Limited Şirketi olduğu halde, hüküm başlığında davalı olarak (şirketi temsilen davayı izlemiş olan) (Y.O.)'un gösterilmiş olması da yasaya aykırı görüldüğünden temyiz eden davalı vekilinin bu yöne ilişen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (II) ve (III) nolu bendde açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün her iki taraf yararına (BOZULMASINA), (I) nolu bendde gösterilen nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının (REDDİNE), (24.800) er TL. vekalet ücretinin tarafların herbirinden alınıp diğerine verilmesine ödedikleri temyiz peşin harçlarının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 22.3.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.