 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1988/5107
K: 1989/1017
T: 21.02.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi)nce verilen 5.2.1988 tarih ve 153-44 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş olmakla; dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği konuşulup ddüşünüldü:
KARAR : Davacılar, vekili; davacıların çocuğu ve kardeşi olan Sevgi'nin, davalıya ait trende yolcu iken iniş işlemlerinin tamamlanması sırasında inilen hattın bitişiğindeki raydan gelen trenin çarpması sonucu öldüğünü belirterek toplam (100.000 lira) maddi, (10.500.000) lira manevi tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, vekili cevabında trenden inen Sevgi'nin alt geçitten geçmesi gerekirken demiryoluna girerek karşıya geçmek istediği sırada aksi istikametten gelen başka bir banliyo treninin çarpması maruz kaldığını, yasak yerde bulunduğunu, olayda müvekkilinin kusuru olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak olay tarihinde raylar arasında tel örgü olduğu, müteveffanın alt geçidi kullanmak yerine demiryoluna girdiği, tren personelinin kazayı önlemek için alabilecekleri başka tedbir bulunmadığı, tüm kusurun ölen Sevgi'ye ait olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Olay tarihinde raylar arasında bir tel örgü bulunduğu belirtilmekte ise de, gerek davacı tanıklarının, gerekse müteveffaya çarpan trenin şefi ve makinistinin yargılandıkları ceza davasındaki ifadelerinde diğer trenden inenlerin devamlı olarak rayların üzerinden geçtiklerinin beyan edilmiş olmasına göre rayların üzerinden sadece müteveffanın değil trenden inen diğer yolcuların da geçtikleri, dolayısıyla raylar arasındaki tel örrgünün yolcuların geçişini engellemeye yeterli muhkem bir engel teşkil etmediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece davalı işletmenin denetim ve gözetimi altında bulunan tren istasyonunda mevcut yaya alt geçidinden geçmeyen yolcuların rayların üzerinden geçmelerini engelleyici tedbirleri tam olarak almayan böylelikle yolcuların rayların üzerinden geçmelerine bir nevi müsaade eden davalının işletme kusuru bulunduğunun kabulü ile tarafların olayın gerçekleşmesindeki kusur durumlarının tesbiti yönünden yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken doyurucu gerekçeyi ihtiva etmeyen ve yukarıda belirtilen hususları nazara almadan düzenlenen bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün, temyiz eden davacılar yararına BOZULMASINA, 24.800 lira duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılarra verilmesine ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 21.2.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.