 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1988/4300
K: 1989/1051
T: 23.02.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nce verilen 1.10.1986 tarih ve 193-388 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili; müvekkilinin davalı aleyhine icra takibine koyduğu bononun zamanaşımına uğradığından bahisle takibin iptal edildiğini, borca ve imzaya itirazı olmayan davalının halen borcunu ödemediğini ileri sürerek (156-330) TL.'nın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevabında, ceza mahkumiyeti nedeniyle kısıtlı olduğundan davanın vasi aleyhine açılması gerektiğini, icra takibinin iptal edildiğini, yeniden dava konusu yapılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın, kambiyo senedi olma vasfını yitirmiş adi yazılı senede dayalı alacak davası mahiyetinde olduğu, B.K.nun 125. maddesine göre 10 yıllık zamanaşımına tabi bulunduğu davanın sübuta erdiği gerekçesiyle (156.330) TL.nın dava tarihinden itibaren % 30 faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Dava zamanaşımına uğramış bonoya dayalı alacağın tahsili davasıdır. Davacı vekili daha önce icra takibine konu olan ve İcra Tetkik Merciince bononun zamanaşımına uğramış olduğu gerekçesiyle takibin iptaline karar verildikten sonra bu davayı açtığına göre, senet lehtarı olan davacının temel ilişkiye dayalı olarak bu davayı açtığının kabulü gerekir.
Böyle bir durumda mahkemece yapılacak iş, davacı tarafa dayandığı temel ilişki açıklattırılarak zamanaşımı süresinin bu ilişkiye göre değerlendirilmesi ve temel ilişkiye göre dava zamanaşımına uğramamış ise davacı tarafa temel ilişki bakımından delilleri toplandıktan sonra ve davacının dayandığı zamanaşımına uğramış bononun davacı lehine yazılı delil başlangıcı teşkil edeceği hususunu da gözönünde tutarak hasıl olacak sonuç dairesinde karar vermekten ibarettir.
Mahkemenin zamanaşımına uğramış bononun, adi senede dönüşeceği gerekçesiyle davanın kabulüne dair kararı isabetli görülmediğinden kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün, temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 23.02.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.