 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1988/3404
K: 1989/282
T: 26.01.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Yatağan Sulh Hukuk Hakimliğince verilen 25.1.1988 tarih ve 506-406 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili davalının kamyonu için müvekkiline ait benzin istasyonundan muhtelif tarihlerde 254.007 liralık mal aldığını bedelini ödemediğini bunun üzerine müvekkilini vade farkı için de 74.297 TL.lık bir fatura daha tanzim ederek toplam 5 adet faturayı noter kanalıyla davalıya tebliğ ettiğni davalının 8 günlük yasal sürede faturalara itiraz etmediğini belirterek toplam 335.902 Tl.nın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiş, duruşmaya da katılmamıştır.
Mahkemece toplanan delillerden maların davalıya teslim edildiği ve bedelinin de ödenmediği sonucuna varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2 - Davacı tarafından vade farkı için düzenlenen 21.7.1986 tarihli faturanın davalıya tebliğine rağmen bu faturaya davalı tarafıdan süresinde itiraz edilmemekle fatura davalı yönünden bağlayıc bir nitelik kazanmıştır.
Ancak taraflar arasındaki ilişkinin mahiyetine göre bahse konu vade farkı temerrüt faizi niteliğindedir. Mahkemece 254.007 lira mal bedeli, (74.297) lira vade farkı ki toplam (328.304) liranın tahsiline karar verilmiş ve vade farkı faturası tarihinden itibaren de toplam miktar üzerinden faiz yürütülmesi hüküm altına alınmıştır. BK. 104/son hükmünce temerrüt faizi niteliğindeki vade farkına faiz yürütülmesi mümkün değildir. Mahkemece esas alacak olan mal bedeli üzerinden temerrüt faizi yürütülmesi gerekirken hatalı bir sonuca varılması kararın bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no.lu bentde yazılı nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine ve (2) numaralı bentde yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA 26.1.189 gününde oybirliğiyle karar verildi.