 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1988/3220
K: 1988/7970
T: 27.12.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Karaman Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 21.12.1987 tarih ve 59-777 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı Hüseyin YIldırbaş tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki elma alım-satımı nedeniyle (584) adet boş elma sandığının davalı şirkete teslim edildiğini, davalı şirketin (253) adet boş sandığı sonradan davacı şirketin yönetim kurulu başkanı olan diğer davalı Hüseyin'e iade edildiğini ve diğerlerinin zayi olduğunu bildirdiğini ileri sürerek (584) adet boş sandığın mevcutsa aynen iadesine, değilse bedeli olan (584.880.-TL)nın yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Alder Kollektif Şirketi vekili mahkemenin yetkisiz olduğunu, sandıklardan (253) adedinin davacı şirketin yönetim kurulu başkanı olsa diğer davalı Hüseyin'e iade edildiğini, diğer sandıkları geri almak için davacı şirketin hiç bir çaba göstermediğini, müvekkili şirketin davacının sandıklarını sonsuza dek saklamakla yükümlü olmadığını savunmuştur.
Diğer davalı Hüseyin davanın zamanaşımına uğradığını, davalı şirketin kendisine sandık iade ve teslim etmediğini, kaldı ki kullanılmış sandıkların bedelinin fahiş gösterildiğini savunarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm davalı Hüseyin Yıldızbaş tarafından temyiz edilmiştir.
1 - Davacı şirketin davalı Hüseyin'e karşı açtığı dava hukuki nitelikçe bir anonim şirketin kendi yönetim kurulu üyesi aleyhine açtığı sorumluluk davasıdır. TTK.nun 341. maddesi hükmü uyarınca böyle bir davanın açılması genel kurulun bu hususta karar vermesine bağlı olduğu gibi davanın da şirketi temsilen denetçiler tarafından açılması lazımdır. Temyiz konusu davada davacı şirketin genel kurulunca bu yolda alınmış bir karar ibraz edilmediği gibi davacı şirketi temsil eden avukata verilen vekaletnamenin de şirket adına yönetim kurulu başkanı ve başkan vekili tarafından verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı şirket vekiline davalı aleyhine sorumluluk davası açılması hususunda genel kurul kararı istihsal ve ibraz etmek ve ayrıca şirket adına denetçilerden vekaletname almak üzere HUMK.nun 39-40 maddeleri uyarınca mehil verilmesi, bu noksanlıklar tamamlandıktan sonra işin esasına girilmesi icap ederken bu hususlar ..... edilmeden davaya devam edilerek hüküm kurulmuş olması bozmayı gerektirmiştir.
2 - Açıklanan bozma sebebine nazaran sair temyiz itirazların incelenmesine şimdilik gerek duyulmamıştır.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle hükmün temyiz eden davalı Hüsein Yıldızbaş yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte yazılı nedenle sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 27.12.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.