Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Ceza Dairesi
E: 2004/11227
K: 2006/4307
T: 16.05.2006

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


  • 1. DERECE DOĞAL SİT ALANLARI
İçtihat Özeti: Somut olayda suça konu yapıların, özellikle 1. Derece Doğal Sit Alanında siluet etkisini bozabilecek nitelikte olup olmadığı, Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Yüksek Kurulunun ilke kararlarının amaç ve ruhuna aykırılık teşkil edip etmediği, konunun uzmanlarından oluşturulacak tarafsız bilirkişi kurulundan görüş alınarak saptanması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekir.
(2863 s. KTVK m. 21, 57, 61)
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa muhalefet suçundan sanık Ahmet Salih'in yapılan yargılaması sonunda; beraatine dair (Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 25.03.2003 gün ve 2002/274 Esas, 2003/25 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi katılan vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığının bozma isteyen 13.12.2004 tarihli tebliğnamesi ile daireye gönderilmekle, incelenerek gereği görüşüldü:
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulunun 05.11.1999 gün ve 658 ile 659 sayılı ilke kararlarında 1. Derece Arkeolojik Sit ve 1. Derecede Doğal (Tabii) Sit kavramlarının tanımları yapılmıştır. Buna göre 1. Derece Doğal (Tabii) Sit: Bilimsel muhafaza açısından evrensel değeri olan, ilginç özellik ve güzelliklere sahip olması ve ender bulunması nedeniyle kamu yararı açısından mutlaka korunması gerekli olan, korumaya yönelik bilimsel çalışmalar dışında aynen korunacak alanlardır.
"Bu alanlarda, bitki örtüsü, topografya, siluet etkisini bozabilecek, tahribata yönelik hiçbir eylemde bulunamayacağına" dendikten sonra ancak b) alt bendinde 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı veya 1/5.000 ölçekli Nazım İmar Planı doğrultusunda hazırlanacak projesine göre ilgili koruma kurulundan izin almak koşulu ile halka açık rekvasyon amaçlı günübirlik tesisler (lokanta, büfe, kafeterya, soyunma kabinleri, wc, gezi yolu, açık otopark ve benzeri) ile alanın ve çevrenin özelliklerinden kaynaklanan faaliyetlerin korunması ve geliştirilmesi amacına yönelik yapıların (iskele, balıkçı barınağı, bekçi kulübesi ve benzeri yapılabileceğine) karar verilmiştir.
Dosyada bulunan 07.11.1989 tarihli Koruma Kurulu kararında da; 25.07.1989 gün ve 94 sayılı Yüksek Kurul kararı ile Özel Planlama Bölgesi olarak da belirlenen alanın ilgili kurumlarınca çevre düzeni planının yaptırılmasına, bu plan hazırlanıncaya kadar K.... ve Ü…..köylerindeki tespit fişlerindeki verilere uygun olarak ancak basit tamirat izni verilebileceğine, bunun dışında uygulamaya dönük karar alınamayacağına, denilmiştir.
Somut olayda ise sanığın, Ü.... köyünde "kiralağıdını" belirttiği 1. Derece Doğal ve Arkeolojik sit alanı içinde kalan yerde, ilerleyen zaman diliminde müdahalelerini sürdürerek, 11.09.2002 tarihli tutanakta belirtilen faaliyetlerini tamamladığı, bu tespitten sonra da 17.11.2002 günlü tutanakta açıklandığı üzere yapılarda genişletme faaliyetini gerçekleştirdiğinin anlaşıldığı "mevcut yapıların harçlı imalatla bulunulmadan, ahşaptan kuruldukları doğada tahribat yapılmadan, zeminde seyyar bulundukları, 3-5 kısmın yardımıyla her bir imalatın bulundukları yerlerden kısa zamanda kolayca kaldırılabilir nitelikte oldukları, bu nedenlerle inşai-fiziki müdahalenin olmadığı..." yönündeki, hükme esas alınan 17.03.2003 tarihli bilirkişi raporunun dosya kapsamı itibariyle yetersiz bulunduğu, yukarıda açıklandığı şekilde araştırma yapılarak, yapıların özellikle 1. Derece Doğal Sit Alanında "siluet etkisini bozabilecek" nitelikte olup olmadığının, ilke kararlarının amaç ve ruhuna aykırılık teşkil edip etmediğinin, konunun uzmanlarından oluşturulacak tarafsız bilirkişi kurulundan görüş alınarak saptanması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik soruşturmayla, bilirkişinin yetersiz raporuna dayanılarak yazılı şekilde beraatine hükmolunması,
Yasaya aykırı katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi (BOZULMASINA), 16.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini