 |
T.C.
YARGITAY
11. Ceza Daireşi
E: 2002/9460
K: 2003/6395
T: 1.10.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- DOLANDIRICILIK
- MÜKERRER DAVA
- KESİN HÜKÜM
İÇTİHAT ÖZETİ: Piyasaya yüksek miktarda borçlu olan sanığın, çek karnelerinin kaybolduğu başvurusu ile tutanak düzenlettirdikten sonra 3. şahıslara imzalattırdığı çeki ciro ettirerek verdiğinden bahisle dolqndırıcılık suçundan kamu davası açılan sanık hakkında kesin hüküm bulunmadığı gözetilerek, tüm deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumun takdiri yerine mükerrer dava açıldığından bahisle hüküm kurulmuş olması yasaya aykırıdır.
(1412 s. CMUK. m. 253)
(765 s. TCK. m. 503)
Dolandırıcılık suçundan sanık Mesut'un yapılan yargılanması sonunda: CMUK.nun 253. maddesi gereğince reddine dair (Şişli 8. Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 14.3.2001 gün ve 1999/1965 Esas, 2001/814, Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi müdahil vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığının onama isteyen 3.7.2002 tarihli tebliğnamesi ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği görüşüldü:
26.1.1998 tarihli matbu iddianame ile olay tanımlanmaksızın çekin karşılığı olmadığından bahisle 3167 sayılı Yasaya muhalefet suçundan kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sırasında çekteki imzanın sanığın eli ürünü olmadığının tesbit edildiği, bunun üzerine beraat hükmü kurulup dolandırıcılık suçundan suç ihbarında bulunulduğu, 28.9.1999 tarihli iddianameyle "piyasaya yüksek miktarda borçlu olan sanığın çek karnelerinin kaybolduğu başvurusu ile tutanak düzenlettirdikten sonra 3. şahıslara imzalattırdığı çeki ciro ettirerek verdiğinden" bahisle dolandırıcılık suçundan dava. açıldığı
26.1.1998 tarihli iddianamede sanığa yüklenen suçun ne şekilde işlendiğinin ayrıntılı olarak belirtilmemesi nedeniyle suç vasfının değişebileceğinden söz edilemeyeceği, bu nedenle beraat kararı verilip suç ihbarında bulunulmasın da bir isabetsizlik olmadığı ve sanık hakkında kesin hüküm bulunmadığı gözetilerek tüm deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine, mükerrer dava açıldığından bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı isteme aykırı olarak CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 1.10.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.