 |
T.C.
YARGITAY
11. Ceza Dairesi
E. 1996/673
K. 1996/582
T. 13.5.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KARAR ÖZETİ: Sosyal Sigortalar Kurumu, verdiği idari para cezasında, maddi olay ve kanuna aykırılığın kabulünü gerektiren deliller ile her fil için uygulamayı ve bununla ilgili olarak €ezanın tayininde esas alınan asgari ücretin miktarını göstermelidir.
İtiraza konu idari para cezası yazısında, her bir fiile hangi döneme ve kesime ait asgari ücretin uygulandığının gösterilmemesi, cezanın denetimi olanaksız biçimde toplam ve sonuç olarak yazılması yasaya aykırıdır.
(506 s. SSK. m. 140)
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa muhalefetten H ....... Belediye Başkanlığı'nın idari para cezası ile cezalandırılmasına dair, Sosyal Sigortalar Kurumu Van Sigorta Müdürlüğü'nce verilen 25.5.1995 gün ve 16945 sayılı karara karşı yapılan itirazın kabulüne ilişkin, (Uludere Sulh Ceza Mahkemesi)'nce verilen 9.10.1995 gün ve 1995/25-22 sayılı kararını havi dosya tetkik olundu.
Tüm dosya münderecatına göre, muteriz tarafından 1994 yılı aylık sigorta pirim bildirgeleri ile dönem bordrolarının 506 sayılı Kanunun 79. maddesinde öngörülen yasal süre içinde Kurum'a verilmediği tespit olunmak suretiyle anılan Kanunun 3910 sayılı Kanunla değişik 140/c madde ve fıkrası uyarınca idari para cezası tayin olunduğu gözetilmeden itirazın reddi yerine yazılı olduğu şekilde gerekçe ile kabulüne karar ittihazında isabet görülmediğinden bahisle, CMUK.nun 343. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı'nın 4.4.1996 gün ve 6963 sayılı yazılı emrine atfen C. Başsavcılığı'nın 11.4.1996 gün ve Y.E/38195 sayılı tebliğnamesiyle Daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla incelendi;
Dosya kapsamından; SS0K. Van Sigorta Müdürlüğü'nce 25.5.1995 gün ve 16945 sayılı yazı ile 1994 yılının tüm aylarına ilişkin aylık sigorta primleri bildirgeleri ile yine aynı yıl her üç dönemine ait dört aylık sigorta primleri bordrolarını yasal süresi içinde vermeyen H... Uludere Belediye Başkanlığı'na 98.392.500 TL. idari para cezası verdiği, usulüne uygun olarak tebliğ edilen bu cezaya karşı yapılan itirazın Kurum ilgili ünitesince yasal süre geçtikten sonra vaki olduğundan dolaylı reddedildiği, bu kez Belediye'nin yetkili Uludere Sulh Ceza Mahkemesi'ne başvurduğu, mahkemenin 9.10.1995 gün ve 1995/25-22 sayılı kararında, her ay ve döneme ait fiillerin ayrı suçlar olduğu, onbeş ayrı suç olarak ortaya çıkan fiiller için toplam ve tek ceza tayin edilmesinin usulsüz olup denetime olanak vermediğinden bahisle itirazı kabul ederek, idari para cezasını kaldırdığı anlaşılmıştır.
506 sayılı SSK.nun 140. maddesi, 12 Mayıs 1993 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 3910 sayılı Kanunun 1. maddesi ile yeniden düzenlenmiş ve bu yeni düzenleme de; "Kurum'ca dayanağı belirtilmek suretiyle" başlayan madde metninde, idari para cezasının miktarının belirlenmesinde 1475 sayılı İş Kanununun 33. maddesine göre sanayi kesiminde çalışan 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin esas alınacağı kriteri konulmuş, öncelikle Kuruma itiraz ihdas edilmiş, Kurumca itirazın reddi halinde Sulh Ceza Mahkemesine başvurma hakkı muhafaza edilmiş, itiraz süresi kısaltılmış ve zamanaşımı ile ilgili hükümler getirilmiştir. Sözü edilen madde, Kurum'u, tahakkuk ettirdiği idari para cezasının dayanaklarını göstermekle yükümlü kılmıştır. Gerçekte bu yükümlülük, değişiklikten önceki madde metninde de yer alan cezaya karşı Sulh Ceza Mahkemesine itiraz yolunun doğal bir sonucu olarak da mevcuttu. Değişiklikten sonra maddenin 4. fıkrasında öngörülen yargı denetiminde, denetimi yapan merciin konumu ve yaptığı denetimin mahiyeti itibariyle idari para cezasına ilişkin kararın, yargısal denetimin yapılmasına olanak verecek kapsamda uygulama ve dayanaklarının duraksamaya yol açmayacak biçim ve açıklıkta olmasını zorunlu kılar. İdari para cezasının yargı denetimine tabi bir ceza olması, mümkün oldukça Ceza ve Ceza Usulü Kanunlarının genel ilkelerinin dikkate alınmasını gerektirir. Karar, keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek ve yargısal denetimin yapılmasına kolaylık sağlamak için, uygulamayı ve dayanaklarını içermelidir. Maddenin birinci cümlesinde yer verilen dayanak" sözcüğü hukuki anlamda maddi ve hukuki nedenleri ifade eder. O halde Kurum, verdiği idari para cezasında, maddi olay ve kanuna aykırılığın kabulünü gerektiren deliller ile her fiil için uygulamayı ve bununla ilgili olarak, cezanın tayininde esas alınan asgari ücretin miktarını göstermelidir.
İtiraza konu olan ve muterize tebliğ edilen (örnek 3) göre düzenlenen idari para cezası yazısında, kanuna aykırılık teşkil eden fiiller, ay ve dönem olarak tek tek gösterilmiş ise de, her bir fiile hangi döneme ve kesime ait asgari ücretin uygulandığı hususunda bir bilgi ve kayda rastlanmamış ceza toplam ve sonuç olarak yazılmıştır. İdari para cezasının bu tesbit biçiminin yargı denetimini olanaksız kılacağında kuşku yoktur. Gerekçesinde bu olguya işaret, edip, bu yönden itirazı kabul eden mahkemenin kararında kanun ve usule aykırı bir yön gözetmemiştir.
Açıklanan bu nedenlerle, yazılı emre atfen düzenlenen ihbarnamedeki bozma düşüncesi yerinde görülmediğinden (REDDİNE), dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na iadesine, 13.5.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.