Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E : 2003/984
K : 2003/1178
T : 27.02.2003

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir
Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hükmün, davacı ve davalılardan G... Sigorta A.Ş., Selçuk A... Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Osman Bülbül tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davalı G... Sigorta Anonim Şirketinin zararlandırıcı sigorta nedeniyle Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğüne 160.945.000 lira ödemede bulunduğu dava dosyasında ibraz edilmiş bulunan banka ödeme dekontundan açıkça anlaşılmış olup Sosyal Sigortalar Kurumuna yapılan bu harici ödemenin Kurumun rücu alacağından tenzili gerekirken yapılan harici ödeme hiç dikkate alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı sigorta şirketinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, Başkan Resul Aslanköylü'nün muhalefetine karşı;,Üye Coşkun Erbaş, M.Zafer Erdoğan,Sami Koçak, Coşkun Öztürk'ün oylarıyla ve oyçokluğuyla 27.02.2003 gününde karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Davada sigortalıya hastalık sigortası kolundan yapılan sağlık yardımlarının davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesi istenmiş olup, davanın yasal dayanağı 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 39.maddesidir.
Anılan maddenin başlığı "3. kişinin sorumluluğu" deyimini içermektedir. Hal böyle olunca, bu maddeye göre Kuruma karşı sorumlu olan kişi 3. kişidir. 3. kişinin sorumlu tutulabilmesi için kasdı veya suç sayılır hareketinin gerçekleşmesi gerekir.
Somut olayda sigortalı, sürücünün kullandığı aracın çarpması sonucu zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalmış ve yaralanmıştır. Sürücünün Kuruma karşı 3. kişi konumunda ve kazanın meydana gelmesinde yüzde yüz kusurlu bulunduğu, davalı sigorta şirketinin de sürücünün kullandığı aracı zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortaladığı tartışmasızdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık Kurumun, sigortalının halefi olup olmadığı,sigortalıya hastalık sigortası kolundan yapılan yardımların Kurumca Sosyal Sigortalar Kanunu madde 39 çerçevesinde davalı sigorta şirketinden istenebilip istenemeyeceği noktasındadır.
Hemen ifade etmek gerekirse öğretinin baskın görüşüne göre, bir hakkın halefiyet ilkesine dayandığının kabul edilebilmesi için yasalarda açık bir hükmün bulunması şarttır. Ayrıca halefiyete ilişkin hükümler istisnai hükümler olup genişletici yoruma tabi tutulamaz. Oysa ne 39.maddede ne de Sosyal Sigortalar Kanununun diğer maddelerinde Kurumun rücu hakkının halefiyet ilkesine dayandığına ilişkin bir hüküm mevcuttur. Hal böyle olunca Kurum, sigortalının halefi sıfatıyla sigorta şirketinden herhangi bir talepte bulunamaz.
Öbür yandan Kurumun, sigortalının halefi olduğu kabul edilse bile somut olayda sözü edilen 39.maddede öngörülen koşullar sigorta şirketi açısından gerçekleşmemiş olduğundan davalı sigorta şirketi Kuruma karşı yine sorumlu tutulamaz. Zira davalı sigorta şirketinin, zararlandırıcı sosyal sigorta olayının oluşmasında kasdı veya suç sayılır hareketi iddia ve ispat edilmediğinden 39,maddede öngörülen koşulların oluşmadığı açık seçik ortadadır. Kaldı ki sigortalının, sigorta şirketi hakkındaki talep hakkının yasal ve hukuksal dayanağı ne 39. ne de Borçlar Kanununun 41 ve ardından gelen maddeleridir. Talebin yasal dayanağı Karayolları Trafik Kanunu olup sigortalı, sigorta şirketiyle araç maliki arasında yapılan sigorta akdi çerçevesinde talepte bulunabilir.
Açıklanan bu nedenlerle davalı sigorta şirketinin sorumlu tutulmasına ilişkin yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşündeyim.Sayın çoğunluğun Bozma kararında gösterilen gerekçeye katılamıyorum.Davalı sigorta şirketi hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerektiği görüşündeyim.
Başkan Resul ASLANKÖYLÜ
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini