Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 2003/7766
K: 2003/8773
T: 2.12.2003

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


  • ALACAK (Tasarrufu Teşvik Parası)
  • GÖREVLİ MAHKEME
İçtihat Özeti: Ödenmeyen tasarrufu teşvik parası ile işveren ve Devlet katkısı payının tahsili ve kesinti yapılıp yapılmadığının, yapılan kesintinin çalışan adına bankaya yatırılıp yatırılmadığının tespitine ilişkin, işçi ile işveren arasında, hizmet ilişkisinden doğan bu uyuşmazlığın çözüm yeri iş mahkemeleri olup, mahkemece yasal düzenlemeler doğrultusunda gerekli araştırma ve incelemeler yapılarak sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
(5521 s. İMK. m. 1)
Davacı, davalı Belediye Başkanlığındaki çalışmasına son verilmesine rağmen 3417 sayılı Kanun uyarınca kesinti icmal bordrolarının verilmediğini ve hiç nema ödemesi yapılmadığını, davalı Belediyenin ücretlerden yaptığı tasarruf kesintisi ile işveren katkılarını bankaya yatırmadığını beyanla; nema, kesinti, işveren ve Devlet katkısı payından fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla 100.000.000.- liranın ödetilmesine, davalı işverenin yaptığı kesinti miktarının, işveren ve Devlet katkı paylarının ödenip ödenmediğinin, adına yatırılıp yaıirılmadığının tesbitine ve ödenmeyen nema turarlarının ödenmesi gerekengünden işletilecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini istemiştir. '
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde HUMK.nun 7/1. maddesi uyarınca'görevsizlik kararı verilmiştir.
Hükmün davacı avukatı tarafindan temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan v"e tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava işine son verilmesine rağmen ödenmeyen tasarrufu teşvik parası ile işveren ve Devlet katkısı payından fazla talep hakkı saklı kalmak kaydıyla 100.000.000 TL.nin, ödenmesi gereken günden itibaren faiziyle tahsili ve kesinti yapılıp yapılmadığının, yapılan kesintinin davacıadına bankaya yatırılıp yatırılmadığının tespitine ilişkindir. Mahkemece, görevsizlik kararı verilmiştir.
Davanın yasal dayanağı 29.4.2003 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 4853 sayılı Çalışanların Tasarruf Teşvik Hesabının Tasfiyesi ve Bu Hesaptan Yapılacak Ödemelere Dair Kanunun 7 ve 8. maddeleridir. Anılan Kanunun 8. maddesinde; "3417 sayılı Kanun hükümlerine göre, ücretlerden yapılması gereken tasarruf kesintileri ile katkı paylarını süresi " içinde ilgililer adına açılmış bulunan Tasarrufu Teşvik Hesaplarına yatırmayan işverenlerden; yatırılması 'gereken miktarlar ile gecikme zammı, resen veya ilgililerin başvurusu halinde Sosyal Sigortalar Kurumunca 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun primlerin tahsiline ilişkin hükümleri dairesinde tahsil olunarak T.C. Ziraat Bankası şubelerindeki ilgili Tasarrufu Teşvik Hesaplarına yatırılır. 3417 sayılı Kanunun mülga 2. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri kapsamındaki personelin aylık ve ücretlerinden tasarruf kesintileri ile Devlet ve işveren katkılarını süresi içinde ilgililer adına açılmış bulunan Tasarrufu Teşvik Hesaplarına yatırmayan Kurumlar, yatırılması gereken miktarların resen veya ilgililerin başvurusu halinde yasal faizi ile birlikte T.C. Ziraat Bankası şubelerindeki ilgili Tasarrufu Teşvik Hesaplarına yatırılmasından sorumludurlar." şeklinde düzenleme yapılmış, buna göre tasarruf kesintileri ile işveren katkılarının ilgililerin banka hesaplarına yatırılmaması halinde Sosyal Sigortalar Kurumu tahsile yetkili kılınmıştır.
Somut olayda 'kurum tarafından bu görevin yerine getirilmediği, tahsil edilmeyen tasarruf tutarları ve işveren katkıları sebebiyle davacıya tasarruf tutarı ve nema alacaklarının ödenmediği iddiası mevcuttur. Gerçekten de davalı işverence tasarruf teşvik kesintileri ile işveren katkılarının yatırılmaması ve giderek' Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından tahsil edilmemesi durumunda, davacı işçiye ödenmesi gereken zorunlu tasarruf miktarı ve nema alacaklarında azalma olacağı kuşkusuzdur. Böyle olunca davacı işçinin yasadan kaynaklanan bu alacağına kavuşması için Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından gereğinin yapılmasını beklemek dışında dava açmak imkanı da vardır.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1. maddesi gereği işçi ile işveren arasında, hizmet ilişkisinden doğan bu uyuşmazlığın çözüm yeri iş mahkemeleridir.
Mahkemece işin esasına girilerek; öncelikle işçinin ve işverenin anılan Kanunlar kapsamına giren kişilerden olup olmadığı, işverenin bu Yasalar çerçevesinde tasarruf kesintisi stopajını yapıp yapmadığı, kendi payını da katarak dava konusu edilen dönemler itibariyle Ziraat Bankasına yatırıp yatırmadığı, Sosyal Sigortalar Kurumunun bu konuyu takip edip etmediği, etmiş ise ne gibi işlemler yaptığı araştırılmalı, işçinin istediği ve ödenmesi gereken miktar kanuni merciden sorularak, gerektiğinde 4853 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca değerlendirilmiş tasarruf kesintileri ve katkı paylarından davacının istemi doğrultusunda kendisine ödenebilecek miktarın anılan Yasanın 5. maddesinde öngörülen" ...aylık olarak, Devlet İEnstitüsü tarafından açıklanan bir önceki aya göre Tüketici Fiyatlıim Geneıindeksi değişim oranında ve ilave olarak yıllık yüzde beş oranında değerlendirilir" ve aynı Yasanın p. maddesinde öngörülen "Hak sahiplerine, ana para tutarları 2003 yılı Nisan ayında defaten ödenir. 5. madde uyarınca değerlendirilen tutar Mart, Haziran, Eylül ve Aralık aylarında olmak üzere 2004'yllında dört taksit 2005 yılında dört taksit ve Mart ve Haziran aylarında olmak üzere 2006 yılında iki taksitolarak toplam on taksitte ödenir. Hazine Müsteşarlığının bağlı bulundugu bakan, ödeme tarihlerini bir ay önce veya bir ay sonra olarak belirlemeye yetkilidir. Emeklilik veya ölüm halinde taksitlendirme devam etmez ve ilgililere veya kanuni mirasçılarına kalan tutar defaten ödenir. Bu kanun hükümleri gereğince hak sahiplerine yapılacak ödemeler ve bu ödemeler nedeniyle düzenlenecek belgeler hiçbir vergi ve kesintiye tabi tutulamaz" düzenlemesi doğrultusunda hükmedilebilecek meblağın belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, açıklanan maddi ve hukuki olgular. gözetilmeksizin eksik araştırma ve ince.leme ile yazılı şekilde görevsizIik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açiklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 2.12.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini