 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 2003/4851
K: 2003/6096
T: 23.09.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 20.03.2000-25.05.2001 tarihleri arasında sigortalı olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi İlhan Karagöz tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Öncelikle, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 151. maddesinin 4 ve 5. fıkralarında gerek tarafların ve gerekse tanıkların ifadelerinin hülasasının alenen ve huzurda okunarak zapta yazdırılacağı belirtildiği ve bu düzenleme kamu düzeni ile ilgili olduğu halde mahkemenin aynı işverenin yanında çalışan diğer kişilerin açtığı davalar ile birlikte alındığı anlaşılan tutanakları dosya içine, koyarak yukardaki madde hükmüne aykırı
şekilde ifade alındığı ve bu nedenle yapılan yargılamanın belirtilen yasa hükmüne aykırı olarak yürütüldüğü anlaşılmaktadır.
Öte yandan davanın .kısmen kabulüne karar verilmiş ise de hükme dayanak yapılan tanık beyanları yeterli açıklıktan yoksun olup hüküm vermeye elverişli değildir.
Ayrıca davanın kabulüne elverişli yazılı delil de mevcut değildir.
Mahkemece yapılacak iş, tespiti istenen dönemle ilgili olarak tarafların gösterdiği tanıkları dinlemek, davacının bu işyerinde çalıştığına dair resmi kayıtlar ve sair işyeri kayıtlarını celbetmek ayrıca konuyla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2001/59027 hazırlık nolu soruşturma evrakını ve bu soruşturmaya dayalı olarak dava açılmışsa dava dosyasını celbetmek ve elde edilecek delilleri tartışarak scinucu göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemenin yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda yargılama yaparak elde edilecek sonuca göre bir hüküm vermesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar vermiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz
harcının istek halinde ilgiliye iadesine,23.09.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.