 |
T.C.
YARGITAY
10.Hukuk Dairesi
Esas Karar
2003/3234 2003/4419
YARGITAY İLAMI
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacı,fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla 212.884.126 lira Kurum zararının yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme,ilamında belirtildiği şekilde isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hükmün,davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Mehmet Şahin tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 Sayılı Yasanın 41 ve İş Kanununun 79.maddesidir.
Davalı işveren sigortalıyı 24.09.1997 tarihinde işe aldığı ve işe başlatmadan önce bünyece elverişlilik raporu almadığı gibi,işe girişinden bir süre sonra alınan raporun da yasanın öngördüğü amaca, yönteme ve koşullara uygun bulunmadığı görülmektedir.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre İzmir ili Zafer Tepe Sağlık Ocağı Tabipliğinden alınan 03.10.1997 tarihli raporda sigortalının soyut ve dayanaktan yoksun olan ifadelerle “akli,bedeni,ruhi ve bulaşıcı hastalıklardan salim bulunduğu” ifade edilmekte olup, sigortalının çalışacağı işe bünyece uygunluğu konusuna değinilmediği gibi, rapor içeriğindeki hususlardan, sözü edilen çevrede, yeterli tetkik ve araştırmanın yapıldığı da anlaşılamamaktadır.
Öte yandan ağır ve tehlikeli işlerde çalışacak olanların işe girişlerinde, bu işlere elverişli ve dayanıklı oldukları
İş Kanununun 79.maddesi gereğine uygun olarak ve sırasıyla; işyeri hekimi,işçi sağlığı dispanseri, bunların bulunmadığı yerlerde sırası ile en yakın Sosyal Sigortalar Kurumu, sağlık ocağı hükümet veya belediye doktorları tarafından
verilmiş muayene raporları olmadıkça, bu gibilerin işe alınmaları ve çalıştırılmaları yasaktır.Hemen belirtelim ki yasa maddesinde öngörülen bu sıralamada, önden gelenin yetkisi sonra gelenin yetkisinden üstün olması sebebiyle alınacak bünyece elverişlilik raporunun zikredilen sıralamaya göre alınmış olması gerekir.İşyerinin bulunduğu yörenin, İzmir gibi tıbbı olanakları yeterli bulunan bir yere yakınlığı dikkate alınarak yukarıdaki sıralama atlanarak ve işe girişten sonra sağlık ocağından alınmış olan rapor geçerli kabul edilemez.
Bu bağlamda 506 Sayılı Yasanın 41.maddesinde yer alan “çalışma mevzuatına göre sağlık raporu alınması gerektiği halde böyle bir rapora dayanılmaksızın ... çalıştırılan sigortalının ... bünyece elverişli bulunmadığı işte çalıştırılması sonucu meydana gelen hastalığı için Kurumca yapılan hastalık sigortası masraflarının tümü işverene ödettirilir.” hükmü gözetilmeksizin isteğin tamamının hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,27.05.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.