 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 2003/2665
K: 2003/3140
T: 3.4.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KURUM İŞLEMİNİN İPTALİ
- SEYYAR SATICILIĞA DAYANAN SİGORTALILlĞIN TESPİTİ
İçtihat Özeti: Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar yasadaki diğer şartlarında varlığı halinde Bağ-Kur sigortalısı sayılacaklarından, davacının oda kaydının gerçeği yansıtmadığı için oda görevlileri hakkında açılan ceza davası getirtilip, bu dava ile ilgili olgular araştırzlmalı, davacının meslek odası kaydının gerçeği yansıtıp yansıtmadığı tespit edilmeli, soyut nitelikteki tanık beyanları dışında yazılı delilleri olup olmadığı üzerinde durulmalı, kurumdan hangi tarihlerde ne miktar prim ödemesi yaptığı sorulmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir.
(1479 s. Bağ-Kur K. m. 24)
Davacı 20.4.1982 ile 22.3.1985 tarihleri arasında gerçekleşen ve seyyar satıcılığa dayanan sigortalılığının gerçek olduğunun, aksine Kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığının kesildiği tarihten itibaren tekrar bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği .düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davalı Kurum vekili meslek oda kaydının gerçeği yansıtmadiğını ve bu nedenle ilgili Kurum personeli ile oda yetkilisi hakkında Adana Ikinci Ağır Ceza Mahkemesinde 2002/48 Esas sayılı dosya ile görülmekte olan ceza davası bulunduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davanın reddine ilişkin kararın eksik incelemeye dayandığı sonucuna varılmıştır. Gerçekten 1479 sayılı Kanunun 24. maddesine göre kuralolarak herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar maddedeki diğer şartlarında mevcudiyeti halinde Bağ-Kur sigortalısı sayılırlar.
Mahkemenin öncelikle görülmekte olan söz konusu ceza dosyasını getirterek, bu dava ile ilgili maddi olguları araştırması, davacının meslek odası kaydının gerçeği yansıtıp yansıtmadığını tespit etmesi gerekir. Zira davacının iddia edilen dönemlerde kendi nam ve hesabına çalışıp çalışmadığı hiçbir kuşku ve duraksamaya meydan vermeyecek biçimde kesin olarak saptanmış değildir.
Öte yandan dosyadaki prim hesap özetinden davacının 2.6.1998 tarihinde geriye dönük olarak toptan bir defada ödeme yaptığı anlaşılmakta ise de mahkemece bu konu üzerinde de durularak davalı Kurumdan ayrıntılı şekilde davacının hangi tarihlerde ne miktar prim ödemesi yaptığının sorulması, seyyar satıcı olarak 20.4.1982 - 22.3.1985 tarihleri arası gerçekleştiği ileri sürülen bağımsız çalışmaya dair dinlenen soyut nitelikteki tanık beyanları
dışında davacının başkaca yazılı delilleri olup olmadığı üzerinde durularak, davacının talep ettiği dönemde 1479 sayılı Kanun 24. maddesine göre gerçek ve fiili çalışmasının mevcut olmadığı sonucuna varılır ve bu dönem için prim ödemesinin mevcut olmadığı da anlaşılırsa şimdiki gibi davanın reddine, aksi halde kabule karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Temyiz edilen hükmü n yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 3.4.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.