Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
10.Hukuk Dairesi
Esas Karar
2003/1226 2003/2183
YARGITAY İLAMI

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


Davacı, tarım sigortalılığının 27.03.1994 tarihinde sona erdiğinin ve muhtarlık görevinden dolayı tesis edilen 932006648 sicil numarası üzerinden sigortalı olduğunun, önceki Tarım Bağ-Kur sigortalılığına tabi hizmetlerinin bu sicil numarası üzerinden birleştirilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Mehmet Şahin tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davacının, 7842 112 585 sicil numarası ile 01.05.1986 tarihinden itibaren 2926 sayılı yasaya tabi Tarım-Bağ-Kur sigortalısı iken, köy muhtarı seçilmesine dayalı olarak 18.08.2000 tarihinde Kuruma intikal eden giriş bildirgesi üzerine Kurum tarafından (seçildiği 27.03.1994 tarihi itibariyle) 1479 sayılı yasaya tabi olarak 932006648 sicil nosu ile 21.09.2000'de Kuruma ikinci olarak yapılan tescili nedeniyle önceki Tarım Bağ-Kur sicilindeki kaydın terkin işlemi yapılarak, buradaki hizmetleri, muhtarlık işi sebebiyle tescile dair 1479 sayılı Esnaf Bağ-Kur'a aktarılmak suretiyle, aradaki basamak farkından doğan primlerde cebri icra yoluna başvurulacağı bildirilerek davacıdan tahsil edildiği halde, sonradan 2926 sayılı yasaya tabi zorunlu sigortalılıkları devam etmekte iken muhtar seçilenlerin, muhtarlık görevlerinin 1479 sayılı Kanunun öngördüğü anlamda bir çalışma olmaması ve bu çalışmaların 2926 sayılı yasanın 6. maddesinin d bendi kapsamında bulunmadığından bahisle muhtarlıktan dolayı 1479 sayılı yasaya tabi olarak yapılan tescil işleminin iptal edildiği ve Tarım sigortalılığın canlandırılarak devam etmekte olduğunun bildirilmesi üzerine eldeki bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Şu hal ile, davanın yasal dayanağı 2108 sayılı yasanın 4 ve 2926 sayılı yasanın 6 maddeleri olup, uyuşmazlık anılan yasa maddelerinin yorumundaki farklılıkdan kaynaklanmaktadır.
Bilindiği gibi muhtarlık “kamu görevi” cümlesinden olup, nitelik itibariyle ifa önceliği vardır.Diğer bir anlatımla, kişi muhtar seçildikten sonra sair işini-gücünü bir yana bırakıp (mesaisini) tüm emek ve çalışmalarını öncelikle bu kamu (muhtarlık) görevinin yerine getirilmesine hasredecektir.Bu açıdan muhtarlık görevinin gerektirdiği çalışmaların ön planda tutulması ve zorunlu oluşu karşısında muhtarların, muhtarlık göreviyle ilgili çalışmalarının asıl ve baskın nitelikte, muhtarlık dışındaki sosyal ve ekonomik faaliyetlerinin ise tali (ikincil) nitelikte kabul edilmesi doğru olur.Zira 2108 sayılı yasanın 4. maddesi ile köy ve mahalle muhtarları, sırf muhtarlık görevini içeren kamusal çalışmalarının yerine getirilmesi cümlesinden olarak, başkaca hiçbir faaliyetleri olmasa ve bu sebeple de herhangibir (sosyal güvenlik kurumuna bağlı olmasalar) bile 1479 sayılı yasaya tabi olarak sosyal güvenlik koruması altına alınmışlardır.
Öte yandan 2926 sayılı yasanın 6. maddesinde yer alan, “Bu kanuna göre sigortalı sayılanlardan... diğer sosyal güvenlik kuruluşları kapsamına tabi bir işte çalışanların, çalışmaya başladıkları tarihten... itibaren sigortalılıkları sora erer” hükmü gözetildiğinde, muhtarlık görevine başlama ile birlikte 1479 sayılı yasaya tabi sigortalılık başlayacak, Tarım Bağ-Kur sigortalılığı da sona ereceğinden, bu durumdakilerin, yani Tarım Bağ-Kur sigortalısı iken muhtar seçilenlerin 2108 sayılı yasanın 4. maddesi gereği olarak 1479 sayılı yasa kapsamında sigortalı kabul edilmeleri mecburiyeti vardır.
Aksine, sosyal güvenlik kurumları arasındaki hizmet ve gelir dağılımı dengesizliği nedeniyle, muhtar seçildiğinde hiçbir sosyal güvenlik kurumuna bağlı olmayanların, tabir caiz ise boşta kalanların, (1479 sayılı yasa kapsamına alınmaları sonucu) 2926 sayılı yasaya tabi sigortalı iken muhtar seçilenlerden daha önde (avantajlı) duruma gelecekleri, bu durumun ise Tarım Bağ-Kur sigortalıları aleyhine eşitsizliğe yol açacağı yadsınamaz.
O nedenle, sözü edilen 4. maddenin 2926 sayılı yasanın 6. maddesiyle birlikte değerlendirilerek lehe yorumlanması daha doğru bir yaklaşım tarzı olup, anılan yorum tarzı yasanın ruhuna ve amacına uygun olur. Zira bu gibilerin kendi isteğinin aksine 1479 sayılı yasa dışında tutulmalarına yol açacak biçimde Tarım Bağ-Kur sigortalılığını sürdürmeye zorlanmaları adil bulunamaz.Kaldı ki kişinin kendi durumuna en uygun sosyal güvenlik kurumunu seçme hakkını tanımak sosyal güvenlik hukukunun genel ilkelerindendir.
Ayrıca belirtmek gerekirse, davacının muhtar seçilmeden öncesine ait Tarım Bağ-Kur sigortalılığına ait sicil kayıtları Kurumun elinde olduğu gibi bu kayıtlara vakıf olan Kurum 25.10.2000 tarih ve 22201 sayılı davacıyı muhatap alan yazı ile davacının Tarım Bağ-Kur'lu iken, muhtar seçilmesi nedeniyle 1479 sayılı Yasaya tabi olduğundan bahisle 27.03.1994 tarihi itibariyle Tarım Bağ-Kur'luluğunun terk işlemini yaparak, bu hizmetlerin 1479 sayılı Esnaf Bağ-Kur'a aktarılması için davacıya (basamak farkını içeren) prim borcu çıkarmış, istenen bu meblağ'da davacı tarafından ödenmiştir.Bu durumda, davacının Tarım Bağ-Kur sigortalılığını gizleyerek, Kurumu yanılttığından söz edilemeyeceği gibi, artık bu aşamadan sonra, Kurum tarafından davacının muhtarlıktan önceki Tarım Bağ-Kur sigortalılığı durumuna döndürülmek istenmesi kamuya olan güvenin sarsılmasına neden olacağı gibi, Medeni Kanunun 2. maddesindeki evrensel (objektif) iyi niyet kuralları ile de bağdaştırılamaz.
Esasen, Kurumun 28.12.1995 tarih ve 95/13 sayılı genelgesinde de, davacının durumundakilerin yani, 2926 sayılı Kanun kapsamında zorunlu Tarım Bağ-Kur sigortalısı iken...muhtar seçilmelerinden dolayı 1479 sayılı Kanuna tabi olarak kayıt ve tescilleri yapılan sigortalıların...yazılı olarak talepte bulunmaları halinde, 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalılıklarının devam ettirilmesi, yönetim kurulunun 15.12.1995 tarih ve 95/544 sayılı kararı ile uygun görüldüğü” halde, davacının 09.02.2001 tarihinde 34665 sayı ile Kurum kayıtlarına giren ve 1479 sayılı yasaya tabi kılınmasını isteyen dilekçesi ile yaptığı yazılı başvurunun'da dikkate alınmamış olması, Kurum işleminin anılan genelgede sözü edilen yönetim kurulu kararına da açıkca aykırılık oluşturmaktadır.Oysa yönetim kurulu kararının idareyi bağlayıcılığı vardır.
Açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, davanın kabulü yerine reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18.03.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini