 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E : 2002/9915
K : 2003/88
T : 20.01.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KIZ ÇOCUKLARA GELİR BAĞLANMASI
- GELİRE HAK KAZANMADA YAŞ SINIRI
506 s. SSK/23
Davacı, işkazasında ölen sigortalı işçinin hak sahiplerine yapılan harcamalar üzerine uğranılan Kurum zararının rücuan ödetilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteği hüküm altına almıştır.
Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Fatih Arkan tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Mahkemece hükme esas alınan hesap raporundu hak sahibi Elif'in destek zararları evlenme yaşı olarak gösterilen 22 yaş ile sınırlı olmak üzere, rapordan önceki bir tarih olan 2000 yılında sona erdirilmiştir.
Kız çocukların 506 Sayılı Yasanın 23. Maddesinde ifade olunan gelirden yararlanabilmeleri için gerekli olan koşullardan ilki; evli olmamalarıdır. Gelire hak kazanabilmek için ise anılan maddede yaş koşulunun bulunmadığı, maddede ki "yaşları ne olursa olsun" ifadesinden anlaşılmaktadır.
Destek zarar hesabında kız çocuklarının bakım ihtiyaçlarının, evlenme çağlarının kural olarak (kentlerde) geldiği kabul olunan 22 yaşla sınırlı tutulması gereği varsayımsal olarak kabul olunmaktadır. Ne var ki bu kural, gerçeğin olasılıklara üstünlüğü ilkesini bertaraf edemez.
Gelir bağlama kararlarından ve davacı Kurum vekilinin beyanlarından hak sahibi Elif'in rapor tarihinde henüz evlenmediği anlaşılmaktadır. Belirtilen nedenlerle ve öncelikle bu hak sahibinin medeni durumu Nüfus Müdürlüğünden saplanarak, evli olmadığının anlaşılması halinde ise tavan zarar hesabı, rapordan sonra olmak üzere ileri ki bir tarihte evleneceği kabul olunarak yapılmalıdır. Ayrıca, Mahkemece işverenin sorumluluğunun Yasanın 10. Maddesine dayandırılarak sigortalının kusurunun bir bölümü de gözetilmek suretiyle %85 oranı ile resen hesaplama yapılmış olduğu da dikkate alınarak, aldırılacak hesap raporunda da bu oran gözetilmelidir.
Yukarıca belirtilen maddi ve yasal olgular dikkate alınmaksızın hüküm usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 20.01.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.