 |
T.C
YARGITAY
10. HUKUK DAİRESİ
E: 2002/9502
K: 2002/10199
T: 26.12.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- ESAS KARAR
- GEREKÇELİKARAR
ÖZETİ: Hakimin son oturumda tutanağa yazdırıp tefhim ettiği karar, esas karar olup, sonradan yazılan gerekçeli kararın bu karara aykırı olmaması gerekir.
1086 s. HUMK/388
Davacı, davalı Kuruma borçlu olmadığının tespiti ile ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Mustafa Taş tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Hakimin son oturumda tutanağa yazdırıp tefhim ettiği karar, esas karar olup, sonradan yazılan gerekçeli kararın bu karara aykın olmaması gerekir. Oysa son oturumda tefhim edilen "Davanın kabulüne, ödeme emrinin iptaline, davacı şirketin, G.Ç. Şirketi ile ticari ve alacak borç ilişkisinin bulunmadığının tespitine" şeklindeki kısa kararın; "Dava dışı G.D. San. A.Ş. Davacı K. Boru şirketinden her hangi bir alacağı bulunmadığı dosya kapsamı ile anlaşıldığından Davaca. Sigorta Kurumun Davacı Şirket aleyhine açılan davanın Kabulüne İcra takibinin iptaline" şeklindeki gerekçeli karara aykın olduğu zaptın ve kararın incelenmesinden açıkça anlaşılmaktadır. Öte yandan konuyla ilgili 10.4.1992 günlü ve 991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Karan uyannca bu aykınhğın giderilmesi suretiyle gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gereği açıktır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykın olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlan kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26/12/2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.