 |
T.C.
YARGITAY
10.Hukuk Dairesi
Esas Karar
2002/9380 2003/143
YARGITAY İLAMI
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacı, aylık bağlanmasına hak kazandığı yılın 1996 olduğunun ve Haziran 1999'da bağlanan kısmi aylığın tam aylığa dönüştürülmesine hak kazandığının tesbiti ile birikmiş fark aylıklara mahsuben şimdilik 1.500.000.000 liranın davalı kurumdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi İhsan Çakmak tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 1479 sayılı kanunun 35,36,37,79 ve ek-9 maddeleriyle 3201 sayılı kanunun 2-9 ve 2829 sayılı kanunun 2-4 maddeleridir.
Davacıya; 3669 gün isteğe bağlı Bağ-Kur primi ve 720 gün askerlik borçlanma bedeli yatırması nedeniyle toplam 5130 gün üzerinden ayda 35 milyon lira miktarında kısmi sözleşme aylığı (Türk-Fransız Sosyal Güvenlik Sözleşmesi) bağlandığı, fakat 3201 sayılı kanuna göre yaptığı borçlanma bedellerinin hiç hesaba katılmadığı ve nazara alınmadığı dosya da mevcut 30.09.2002 tarihli bilgisayar hesap ekstresinden açıkça anlaşılmaktadır.
Şöyleki; bilgisayardan alınan Bağ-Kur hesap ekstrelerinde (01) den (09)'a kadar kod numaraları bulunmaktadır. Uygulamada ekstrelerde gösterilen kod numaralarından (01) kod numarası; Bağ-
Kur sigortalısının, Bağ-Kur veznelerine tahsilat makbuzu karşılığı bizzat yatırdığı primleri 09) kod numarası ise; 3201 ve 2147 sayılı Kanunlar yada 10 yıllık borçlanma karşılığı yatırılan paraları göstermektedir.
Her ne kadar davalı Kurum; yurtdışı borçlanma bedelinin yatırılmadığını savunuyorsa da ekstrede 13 adet (09) koduyla borçlanma bedellerinin ödendiği açık seçik görülmektedir.
Ayrıca davacı tarafından 15.06.1999 tarihinde 585 milyon, 17.06.1999 tarihinde 160 milyon lira bedel yatırmasıda iddiayı doğrular mahiyettedir.
Diğer taraftan; 1996 yılında davacının tahsis başvurusu bulunup bulunmadığı hususunda da hiçbir araştırma yapılmamıştır.
Öyleyse mahkemece yapılacak iş; davacının (09) ve (01) kod numaralarına ait sigortalı tarafından yatırılan prim ve borçlanma bedellerinin neye dayanılarak yatırıldığı araştırılıp 3201 sayılı kanun yada 2147 sayılı kanuna göre Fransadaki çalışma sürelerini borçlanıp borçlanmadığı, borçlanmış ise tüm belgeleri Bağ-Kur şubesinden ve Bağ-Kur Genel Müdürlüğünden suretleri veya asılları celbedilip gerektiğinde konuda uzman bilirkişiye incelettirilip mütalaa alınarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Belirtilen maddi ve hukuki olgular gözardı edilerek hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilip hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.01.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.