 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 2002/781
K: 2002/2866
T: 29.3.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- PRİM BORCUNUN İPTALİ
- EKSİK ÇALIŞMAYA AİT BİLGİ VE BELGELER
· ÖZET: Prim bildirgeleri ile birlikte Kuruma ibraz edilmediği halde, süresinde düzenlenmiş olduğunda kuşku bulunmayan eksik çalışmaya ait bilgi ve belgelerin, Kuruma zamanında verilmiş olduğunun kabul edilmesi gerekir. Sözko-ınısıı belgelerin yasanın öngördüğü sürede düzenlendiğini ispat külfeti işverene aittir, işveren bu konuda doğruluğundan kuşku duyulmayan yazılı delillere dayanabilirse de, adi olarak düzenlenmiş belge ve yazılar ile soyut tanık beyanlarına dayanarak iddiasını ispat etmiş sayılmaz.
(506 s. SSK. m. 79,80)
Davacı, resen tahakkuk ettirilen prim borcunun iptali ile 162.707.500 liranın ladesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin sürasindo olduğu anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
4447 sayılı Kanun ile 506 sayılı Kanunun 79. maddesine eklenen 2. fıkra hükmüne göre, "Ay içinde bazı işgünlerinde çalıştırılmadığı ve ücret ödenmediği beyan edilen sigortalıların otuz günden az çalıştıklarını açıklayan bilgi ve belgelerin işverence prim bildirgelerine eklenmesi şarttır." Maddenin 3. fıkrasında ise bu kurala işverence uyulmaması halinde, Kurumca re'sen prim tahakkuk ettirilerek 80. maddeye göre tahsil edileceği hükmüne yer verilmiştir.
Madenin açık ifadesi karşısında, eksik çalışmaya ilişkin bilgi ve belgelerin prim bildirgeleri ile birlikte süresinde verilmesinin şart olduğu anlaşılmakta ise de, bu konuda ortaya çıkabilecek bir uyuşmazlığın hallinde prim bildirgeleri ile birlikte Kuruma ibraz edilmediği halde süresinde düzenlenmiş olduğunda kuşku bulunmayan bilgi ve belgelerin Kuruma zamanında verilmiş olduğunun kabul edilmesi gerekir. Kuşkusuz burada söz konusu belgelerin yasanın öngördüğü sürede düzenlendiğini ispat külfeti işverene aittir, işveren
bu konuda Noter veya resmi mercilerden alınmış yazı veya belgeler gibi doğruluğundan kuşku duyulmayan yazılı delillere dayanabilirse de adi olarak düzenlenmiş belge ve yazılar ile soyut tanık beyanlarına dayanarak iddiasını ispat etmiş sayılamaz.
Yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda somut olayda, davacının eksik çalışma olgusunu adi nitelikteki sözleşmeye ve tanık ifadelerine dayandırmış olması karşısında bu iddiasını ispat etmiş sayılamayacağı kabul edildiğinden açıklanan bu nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün (ONANMASINA), temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine, 29.3.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.