Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
10.Hukuk Dairesi
Esas          Karar
2002/7375     2002/8195
YARGITAY İLAMI

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


Davacı, 20.04.1982-01.01.1985 tarihleri arasındaki sigortalılığının kabulü ile 13.11.2001 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına ve birikmişlerinin ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Mehmet Şahin tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, davacının 20.04.1982-01.01.1985 döneminde 1479 Sayılı Kanun kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve 13.11.2001 tarihli tahsis dilekçesine göre Bağ-Kur'dan yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
1479 Sayılı Kanunun 24. maddesi kapsamında "Bağ-Kur zorunlu sigortalılığı" için ön koşul herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın kendi nam ve hesabına çalışmadır.Anılan madde hükmünde öngörülen vergi kaydı, meslek kuruluşu kaydı, esnaf ve sanatkarlar sicili kaydı kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmanın karinelerini teşkil etmekte olup, Bağ-Kur zorunlu sigortalılığında esas olan fiilen kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmadır.
Somut olayda; davacı 16.08.1976 tarihi itibariyle meslek kuruluşu kaydına dayanılarak Bağ-Kur sigortalısı olarak Kurumca re'sen tescil edilmiş olup; davacının davaya konu 20.04.1982-01.01.1985  döneminde  vergi  mükellefiyeti  yoksa  da 16.08.1976
tarihinden başlayan ve Bağ-Kur'a tescilinde esas alınan meslek kuruluşu kaydının bu dönemi de içerecek biçimde ve halen devam etmiş olması giderek iş bu meslek kuruluşu kaydının davacının kendi nam ve hesabına çalışmasının karinesini teşkil edip aksinin davalı Bağ-Kur'ca iddia ve ispat edilememiş bulunması karşısında; davacı bu dönemde Bağ-Kur zorunlu sigortalısı olarak kabul edilmelidir.
Mahkemece açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.11.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini