 |
T.C.
YARGITAY
10.Hukuk Dairesi
Esas Karar
2002/10321 2003/1043
YARGITAY İLAMI
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Davacı, eksik işçilik nedeni ile davalı kuruma borcu olmadığına dair ilişkisizlik belgesi verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, Davalı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Hatice Kamışlık tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
4792 Sayılı Kanunun 6. maddesine 3917 Sayılı Kanunu ile eklenen fıkralara dayalı olarak Sosyal Sigortalar Kurumuna tanınan işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik miktarına göre resen prim tahakkuk ettirmek, bir başka ifade ile ölçümleme hakkı 04.10.2000 yürürlük tarihli 616 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 66 maddesi hükmü ile 09.07.1945 tarih ve 4792 Sayılı Kanunun 7,21,24 geçici 7 ve 7 maddeleri hariç diğer hükümlerinin bu kapsamda 6. madde hükmünün yürürlükten kaldırılması nedeniyle ortadan kaldırılmış olup 616 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 66. maddesi hükmünün 4792 Sayılı Kanunun 6. maddesinde öngörülen prosedür kapsamında kesinleşmiş bir başka ifade ile kurum lehine subjektif kazanılmış hak durumu oluşmamış tüm uyuşmazlıklarda uyulması gerekir.
Şayet borç 6. maddenin yürürlükte bulunduğu tarihte kesinleşerek kurum lehine subjektif hakka dönüşmüş ise 616 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname geriye yürümez ve eski yasa hükümleri uygulanır.
Somut olayda prim borcuna ilişkin ödeme yazısının davacıya tebliğ edildikten sonra 15 günlük itiraz süresi içinde itirazın yapılıp yapılmadığı araştırılmalı, 15 günlük hak düşürücü süresi içinde yapılmış bir itirazın yoksa ve borç idari aşamada kesinleşmiş ise davanın reddine karar verilmeli, şayet borç idari aşamada kesinleşmemiş ise yazılı şekilde karar verilmelidir.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeden eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24.02.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.