 |
T.C.
YARGITAY
10.Hukuk Dairesi
Esas Karar
2001/7155 2001/7294
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YARGITAY KARARI
Davacı,zorunlu sigortalılığı ile çakışan süreler dışındaki isteğe bağlı sigortalılığının geçerli olduğunun tespiti ile aksine Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün,davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
İsteğe bağlı sigortalı olma başvurusu 01.05.1996 tarihi itibariyle kabul edilmiş bulunan davacı,bu tarihten sonra isteğe bağlı sigortalılıktan çıkma arzusu belirtilmeksizin bir süre hizmet akdine dayalı biçimde (zorunlu sigortalı olarak) çalışmış, ancak işbu zorunlu sigortalılıktan önceki ve sonraki dönemlere ait henüz ödenmemiş olan Mayıs 1996 dan Aralık 1999 aylarına kadarki isteğe bağlı sigortalılık primlerinin tamamını da gecikme zamlarıyla birlikte 17.01.2001 de toplu olarak ödemiştir.
Kurum tarafından bu primler çekincesiz olarak kabul edildiği halde,zorunlu sigortalılığın bitiminde, isteğe bağlı sigortalılığa devam etmek için kuruma yeniden başvuru yapılmadığı gerekçesiyle isteğe bağlı sigortalılığın iptali sonucu, yaşlılık aylığı koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle, davacının buna ilişkin talebinin red edilmesi üzerine,bu dava ile Kurum işleminin iptali ve yaşlılık aylığı bağlanmasının istenildiği görülmektedir.
İsteğe bağlı sigortalı olunduktan sonra primlerin aybeay ödenmemesi, diğer bir anlatımla ödemenin geciktirilmesi halinde, mevcut mevzuat muvacehesinde,Kurumun geciken primleri cebri icra yoluyla tahsil imkanı bulunduğu gibi öte yandan, primlerin ödenmesinin geciktirilmesi nedeniyle isteğe bağlı sigortalılığın iptali cihetine de gidilemez.Bilindiği üzere bu durum ancak 506 Sayılı Yasanın 85/son maddesi uyarınca gecikme zammı uygulanmasını gerektirecektir.
Nitekim,dairemizin ve giderek Yargıtay'ın yerleşmiş inançlarına göre isteğe bağlı sigortalı olma başvurusunun Kurumca kabulünden sonra herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi (zorunlu sigortalı) olarak çalışma hali isteğe bağlı sigortalılığa son verir ise de,bu zorunlu sigortalılık bittikten itibaren herhangibir şekilde isteğe bağlı sigortalılık priminin ödenmeye devam edilmiş olması,başlangıçtaki isteğe bağlı sigortalılık başvurusuyla izhar edilmiş irade beyanının devam ettirilmek arzusunun bir işareti olarak "başvuru yerine (kaim) geçerli" kabul edilmesi gerekir.
Şu hale göre,isteğe bağlı sigortaya tescil edilen bir kimsenin prim ödememesi nedeniyle isteğe bağlı sigortalılığı sona ermez.Bu sigortalılığın sona erebilmesi için, sigortalının feragata ilişkin açık iradesini ortaya koyması gerekir.Somut olayda, davacı isteğe bağlı sigortalılığını sona erdirmeden, bilahere isteğe bağlı sigorta primlerini gecikme zamlarıyla birlikte ödemiş,Kurum dahi kabul etmiştir.
Bu durumda Mahkemece yapılacak iş;davacının zorunlu sigortalıkla çakışan süreler dışlanmak suretiyle primi yatırılan günler için isteğe bağlı sigortalılığının geçerli sayılmasına ve ayrıca yaşlılık aylığı bağlanması isteği konusunda da 506 Sayılı Yasanın 60.maddesine göre koşulların oluşup oluşmadığı araştırarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Açıklanan bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.11.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.