 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 2001/4133
K: 2001/8086
T: 23.11.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- HİZMET TESBİTİ
- GEÇİCİ GÖREVLE YABANCI ÜLKEDE ÇALIŞTIRILAN İŞÇİLERİN ZORUNLU SİGORTALI SAYILMALARI
ÖZET: Sosyal Güvenlik Sözleşmesi akdedilmemiş ülkelerde iş alan Türk işveren tarafından istihdam edilen Türk işçilerin " geçici görevle yabancı ülkeye gönderilenler" statüsünde Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamında zorunlu sigortalı sayılabilmeleri için, malullük- yaşlılık- ölüm, iş kazaları ile meslek hastalıkları, hastalık, analık sigorta kolları bakımından sosyal güvenliklerinin işin yapıldığı ülke Sosyal Güvenlik Merciince karşılanmaması, Türk işveren tüzel kişi ise, şirket merkezinin Türkiye'de bulunması, gerçek veya tüzel kişi Türk işverenin, Türkiye'de iş yapmak şartı aranmaksızın, Türkiye'de tescil edilmiş yada tescil edilebilir nitelikte işyerinin olması, Türk işveren ile Türk işçi arasında yabancı ülkede yerine getirilecek iş görme edimine ilişkin sözlü ya da yazılı hizmet sözleşmesinin Türkiye'de yapılması, işçinin sözleşmedeki edimi yerine getirmek için yurt dışındaki yaşamasının geçici nitelik taşıması koşullarının birlikte gerçekleşmesi gerekir.
(506 s. SSK.m. 7, 86)
Davacılar, murisleri Casim'in davalılardan işverene ait işyerinde 10-1991-12.10.1995 tarihleri arasında ücret karşılığı çalıştığının ve ölümü ile sonuçlanan kazanın iş kazası olduğunun tespiti ile gelir bağlanmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava sonucu itibariyle davacılar murisinin Bağımsız Devletler Topluluğundan iş alan Türk işverene ait işyerinde 1991/10 ile 12.10.1995 döneminde geçen çalışma süresinin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesi ile 08.12.1995 tarihinde işyerindeki ölümünün iş kazası sonucu olduğundan bahisle davacı hak sahibine iş kazalarıyla Meslek Hastalıkları sigortası kolundan gelir tahsisi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Davada uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Sözleşmesi aktedilmemiş ülkelerde iş alan Türk işverenler tarafından istihdam edilen Türk işçilerin, "geçici görevle yabancı ülkeye gönderilenler" statüsünde Sosyal Sigortalar Kanunu kapsamında sigortalı sayılıp sayılamayacakları konusundadır.
Davanın yasal dayanağını teşkil eden 506 sayılı Kanunun 7. maddesi hükmüne göre, "işveren tarafından geçici görevle yabancı ülkelere gönderilen sigortalıların bu Kanunda yazılı hak ve yükümleri bu görevi yaptıkları sürece de devam eder."
506 sayılı Kanunun uygulanması kural olarak Türkiye'de ikamet (yaşama) koşuluna bağlıdır. Ne var ki, 506 sayılı Kanunun 7. maddesinde ifadesini bulduğu üzere "geçici görevle yabancı ülkelere gönderilenler" bu kuralın istisnasını teşkil etmektedir. Anılan madde hükmünün uygulanma koşulu ise "yabancı ülkeye geçici görevle gönderilmelidir. Bu bağlamda sigortalılık niteliğini sağlayan koşullardan hizmet akdinin sigortalıya yüklediği iş görme ediminin gereği olarak yabancı ülkeye gönderilmede, göreve ilişkin olarak yabancı ülkede yaşamadaki geçicilik esas alınmalıdır. Anılan madde hükmünde, "geçici görev" kavramı bakımından herhangi bir süre sınırlaması, öngörülmediğinden, görevin geçici mi yoksa sürekli mi olduğunun belirlenmesinde her somut olayın özelliği bu yönde hizmet akdinin sigortalıya yüklediği iş görme ediminin niteliği, iş süresini belirlemeye ilişkin iş hayatının olağan akışı ve Sosyal Güvenlik Hukukunun ilkeleri gözetilmelidir. Hizmet akdinin sigortalıya yüklediği iş görme edimi nitelikçe sigortalının yabana ülkede sürekli yaşamasını gerekli kılıyorsa bu sigortalılar hakkında Sosyal Sigortalar Kanunu hükümlerinin uygulanamayacağı açıktır. Bu statüdeki kişiler hakkında 506 sayılı Kanunun iş kazalarıyla meslek hastalıklarına, hastalık, analık, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına ilişkin hükümlerinin uygulanması ancak 86. madde düzenlenen Topluluk Sigortası ile mümkündür,
Bağımsız Devletler Topluluğunda iş alan Türk işverenlerin çalıştırdıkları Türk işçiler hakkında sosyal güvenlikleri bakımından 506 sayılı Kanunun 7. maddesi kapsamında Sosyal Sigortalar Kanunu hükümlerinin uygulanması, bir başka ifade ile bu kişilerin 506 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı sayılabilmeleri için. Türkiye Cumhuriyeti ile yabancı ülke arasında Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin bulunmaması, malullük-yaşlılık-ölüm, iş kazalarıyla meslek hastalıkları, hastalık, analık sigorta kolları bakımından sosyal güvenliklerinin işin yapıldığı ülke Sosyal Sigorta Merciince karşılanmaması, Türk-işveren tüzel kişi ise, şirket merkezinin Türkiye'de bulunması, gerçek veya tüzel kişi Türk işverenin Türkiye'de iş yapmak şartı aranmaksızın Türkiye'de tescil edilmiş ya da tescil edilebilir nitelikte işyerinin olması, Türk işveren ile Türk işçi arasında yabancı ülkede yerine getirilecek iş görme edimine ilişkin bireysel iş sözleşmesinin Türkiye'de yapılması, Türk işçinin iş bu yazılı ya da sözlü hizmet sözleşmesinin Türk işçiye yüklediği iş görme ediminin yerine getirilmesi gereği olarak yurt dışında yaşamasının sürekli olmayıp geçici nitelik taşıması, geçicilik kavramının nitelendirilmesinde zaman sınırlaması yoksa da, bu görevin yurt dışında sürekli yaşamayı gerekli kılmaması koşullarının birlikte gerçekleşmesi gerekir. Bu bağlamda Türk işverenin yabancı ülkede üstlendiği işin niteliğinde süreklilik yoksa bu işyerinde çalıştırmak üzere Türkiye'de aktedilen hizmet sözleşmesine dayalı olarak götürdükleri Türk işçiler yönünden de görevde geçicilik mevcuttur. Türk işçi, Türk işverenin yabancı ülkede üstlendiği birden ziyade işte çalıştırılmışsa görevdeki geçiciliğe ilişkin koşul her bir işyeri bakımından ayrı ayrı irdelenmelidir.
Somut olayda; davacılar murisi sigortalının iş merkezi Türkiye'de bulunan ve Türkiye'de tescilli işyeri olan davalı işveren şirket tarafından Türkiye'de sözlü hizmet sözleşmesi yapılarak bu hizmet sözleşmesinin sigortalıya yüklediği iş görme ediminin gereği olarak Moskova'ya götürülüp davalı işverene ait muhtelif inşaat işyerlerinde kaynakçı olarak davaya konu süre dahilinde, hatta iş kazasının vuku bulduğu tarihe kadar çalıştırılması, sigortalının inşaat işinin niteliğinden kaynaklanan karinenin mevcudiyeti karşısında; davacılar murisi yabancı ülkede fiilen çalıştığı sürede 506 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olup, anılan Kanun hükümlerinin uygulanması gerekmesine göre davaya konu istemin açıklanan esaslar çevresinde değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 23.11.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.