Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 2001/2609
K: 2001/3298
T: 27.4.2001

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
  • İTİBARİ HİZMETTEN YARARLANMA
ÖZET: Sigortalının itibari hizmetten yararlandırılması için, sadece keşifte belirlenen çalışma statüsü ile yetinilmeyip, tespitine karar verilen tüm dönemde yasada öngörülen itibari hizmet zammından yararlanma koşullarını oluşturacak biçimde çalışıp çalışmadığı araştırılmalıdır.
Sigortalı sürekli olarak itibari hizmetten yararlanmayı gerektiren işlerde çalışmış ve tüm primler anılan işyerlerinden ödenmişse, fiilen çalışılmayan günler (raporlu, izinli süreler, Cumartesi-Pazar, tatilde geçen) dahi itibari hizmet zammının hesabında dikkate alınmalıdır.
(506 s. SSK. Ek m. 5)
 
Davacı, çalıştığı iş ve işyeri itibariyle itibari hizmet süresinden yararlandırılması gerektiğinin teshiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davacının keşifte belirlenen çalışma statüsüne göre itibari hizmetten yararlanması gerektiğine ilişkin mahkemece verilen karar doğrudur. Ne var ki, tesbitine karar verilen tüm dönemde davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesinde öngörülen itibari hizmet zammından yararlanma koşullarını oluşturacak biçimde çalışıp çalışmadığı araştırılıp açıklığa kavuşturulmamıştır. O nedenle davacının hangi tarihlerde hangi işleri yaptığının dokumlu olarak bildirilmesi için davalı işverenden bilgi istenmeli, şayet sürekli olarak keşifte belirlenen işte çalıştığı saptandığı takdirde şimdiki gibi karar verilmeli, değişik işlerde çalıştığı anlaşılırsa o işlerin itibari hizmetten yararlanmayı gerektirip gerektirmediği uzman kişiler aracılığıyla keşif yapılarak açıklığa kavuşturulup sonucuna göre karar verilmelidir.
Davada, sigortalının fiilen çalışmadığı, raporlu, izinli olduğu sürelerle, Cumartesi-Pazar ve tatilde geçen günlerin dışlanmasının gerekip gerekmeyeceğinin tartışılmasına gerek görülmüştür.
İtibari hizmetten yararlanmayı gerektiren işler hayat yıpratıcı ve yaşam süresini kısaltan işlerdir. Hal böyle olunca, sigortalı, şayet sürekli olarak bu tür işlerde çalışmış ve tüm primler anılan işyerlerinden ödenmişse fiilen çalışılmayan günler dahi itibari hizmet zammının hesabında gözönünde bulundurulmalıdır. Zira hayat yıpratıcı işin etkisi sigortalının fiilen çalışmadığı, örneğin izinde ve tatilde iken dahi etkisini sürdürecektir. Kaldı ki İş Kanununun 51. maddesinde çalışılmadığı halde çalışılmış gibi kabul edilen günlerin neler olduğu sayılmıştır. Bu nedenlerle kararda, izinli istirahatli geçen günlerle tatil günlerinin dışlanması yönüne gidilmemelidir. İddia subut bulduğu takdirde hüküm fıkrasının şimdiki gibi, "davacının itibarı hizmetten yararlanması gerektiğinin tesbitine" biçiminde oluşturulması yeterlidir. Kurumca kararın infazı esnasında sözü edilen nitelikteki işyerinden ödenen primler (= prim ödeme gün sayısı) esas alınmak suretiyle itibari hizmet süresi hesab edilecek ve sigortalının prim ödeme gün sayısına değil sigortalılık süresine eklenecektir (YİBBGKK. 18.2.2000 t. 1997/1 E. 2000/1 K.). Mahkemece, açıklanan bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın eksik araştırma ve incelemeye karar verilmiş olması usule ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.4.2001 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. Çorum Şeker Fabrikasında çalışan davacı, 506 sayılı Kanunun bazı maddelerinin değiştirilmesine ve bu Kanuna ek ve geçici maddeler eklenmesine dair 3395 sayılı Kanunun 13. maddesi kapsamına girdiğini belirtilerek, iş ve işyeri itibariyle itibari hizmet süresinden yararlandırılması gerektiğinin tesbitine karar verilmesini istemiş, mahkemece istek doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli olmadığından Daire çoğunluğunun araştırmaya yönelik bozması doğrudur. Ancak sayın çoğunluğun, itibari hizmet süresinin tespitinde; fiilen çalışılan günler yerine, primi ödenmiş gün sayısının esas alınmasına ilişkin düşüncesine aşağıda açıklanan nedenlerle katılamıyorum.
Sigortalılık süresini arttırıcı itibari hizmet süresi; fiziksel, ruhsal ve fizyolojik bakımlardan insan sağlığını ve çalışma gücünü olumsuz yönde etkileyerek yaşam süresini kısaltan ağır ve yıpratıcı koşullar altında çeşitli tehlikelere açık olarak çalışanlar için getirilmiş sosyal amaçlı bir uygulama olup, konu ile ilgili 2098 ve 3395 sayılı Kanunlardaki amaç; bu işlerde çalışanlara, nisbeten daha rahat işlerde çalışanlara nazaran özel bir himaye sağlamaya yöneliktir. O halde sadece fiilen çalışanların itibari hizmet süresinden yararlanması gerekir. Zira sigortalı sadece fiilen çalıştığı sürelerle sınırlı biçimde işyerindeki fiziksel dış etkenlerden olumsuz etkilenir. İtibari hizmet fiilen çalışılan günler için getirilmiş bir düzenleme olup, konu ile ilgili 506 sayılı Kanunun Ek 5. maddesi "506 sayılı Kanuna göre sigortalı sayılanların, aşağıda sayılan görevlerde geçen sigortalılık sürelerine, bu sürelerin her tam yılı için hizalarında gösterilen süreler, sigortalılık süresi olarak eklenir. Kesirlerin hesaplanmasında tam yıl 360 gün olarak alınır Fiilen çalışılmış güne eklenecek itibari hizmet günü sayısının bulunmasında (çalışılan gün sayısı x 0.25) formülü uygulanır." hükmünü, yasanın uygulanması ile ilgili Ek 6. maddesi ise "Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi çalışmaların en az 3600 gününü Ek madde 5 de belirtilen işlerde geçiren sigortalılar, Ek rnadde 5 de yer alan itibari hizmet süresine ilişkin hükümlerden yararlanırlar hükmünü hizmet süresine ilişkin hükümlerden yararlanırlar" hükmünü öngörmüştür. Şayet yasa koyucu, Daire çoğunluğunun benimsediği gibi primi ödenmiş gün sayısının esas alınmasını amaçlasaydı sayılan görevlerde geçen sigortalılık süreleri yerine primi ödenmiş gün sayısı deyimini kullanırdı. 1475 Sayılı İş Kanunun yıllık ücretli izin hakkının belirlenmesiyle ilgili "Çalışılmış Gibi Sayılan Haller" başlıklı 51. maddesinin somut olayda uygulama yeri yoktur. Ayrıca sigortalının günlük ya da aylık çalışmalarının sadece bir bölümünün itibari hizmet süresinden yararlandırılmasını gerektirecek şekilde gerçekleşmesi halinde Daire çoğunluğunca benimsenen primi ödenmiş gün sayısı ölçütünün uygulamada duraksamalara neden olabileceği de gözden uzak tutulmamalıdır.
Gübre ve Şeker fabrikalarında çalışan sigortalılarla ilgili olarak uzun yıllardır kararlı bir şekilde sürdürülen; izin, istirahat ve grevde geçen günler dışında kalan fiilen çalışılan günler ölçütü yerine primi ödenmiş günler ölçütünü benimseyen sayın Daire çoğunluğunun düşüncelerine yukarıda açıkladığım nedenlerle katılamıyorum.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini