 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 2000/2651
K: 2000/2307
T: 11.4.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KURUM ZARARININ RÜCUAN ÖDETİLMESİ
ARAÇ SAHİBİNİN SORUMLULUĞU
Karar Özeti: Araç kullanan Bağ-Kur sigortalısının kusurundan ötürü araç sahibi sorumlu tutulamaz. Ancak ehliyetsiz kişiye araç kullandırdığı sabit olan araç sahibinin salt bu nedenle kusur derecesinin ne olduğu uzman kişi veya kişilere tesbit ettirilmelidir.
(1479 s. Bağ- Kur K. m. 63)
Davacı, trafik kazasında ölen sigortalının haksahiplerine yapılan harcamalar üzerine uğranılan Kurum zararının rücuan ödetilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hükmün, davacı ve davalılardan Melek Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı Bağ-Kur'un tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- İsmet'in aracını kullanan Bağ-Kur sigortalısı Süleyman, Bağ-Kur Kanununun 63. maddesi gereğince 3. kişi durumunda bulunmadığından, Bağ-Kur sigortalısının kusurundan ötürü araç sahibi ismet sorumlu tutulamaz. Ancak dayalı İsmetin ehliyetsiz kişiye araç kullandırdığı sabit olduğundan salt bu nedenle kusur derecesinin ne olduğu uzman kişi veya kişilere tesbit ettirilmelidir.
Dayalı M. Öztaş 3. kişi durumunda bulunduğundan bu davalının kusurundan ötürü dayalı Melek araç sahibi sıfatıyla sorumludur. Hal böyle olunca, kararı temyiz eden dayalı Melek, M. Öztaş'ın 2/8 oranındaki kusuruyla İsmete bilirkişi incelemesi sonucunda verilecek kusur eklenmek suretiyle müteselsilen sorumlu tutulacaktır.
Ancak % 100 kusur üzerinden sorumlu tutulan dayalı M. Öztaş ile İsmet kararı temyiz etmediklerinden %100 üzerinden kusurluluklarına dair verilen karar davacı yararına kazanılmış hak oluşturduğu için bu davalılar hakkında verilen kararda herhangi bir değişiklik yapılamayacağı da gözetilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usül ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11.4.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.