 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/8183
Karar no: 1999/8219
Tarih: 16.11.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
ÖZET: 3201 sayılı Yasa ve diğer hizmetlere göre bağlanan ölüm aylığının anılan yasanın iptali nedeni ile geri istenmesi durumunda; bu yasaya göre borçlanılan süreler dışlandığında dahi murisin hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanması gerektiği kesinleşmiş ilamla sabit olduğu dikkate alınarak, mahkemece 3201 sayılı Yasaya göre borçlanılan süreler dışlanarak bağlanması gereken ölüm aylığı toplamları arasındaki farkın davacı kurumca istenebileceği göz önünde tutularak alacak borç durumu kesin olarak belirlenmelidir.
(818 s. BK. m. 61, 64)
Davacı, fuzulen ödenen 357.191.329.-TL. yaşlılık aylığının yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davacı Sosyal Sigortalar Kurumu, davalılara 1.12.1995 - 21.7.1997 tarihleri arasında ödenen ölüm aylığının, murisi Mehmet'in 3201 sayılı Kanun'a göre borçlandığı hizmet ve Türkiye'deki hizmetleri nazara alınarak düzenlendiğini sonra 3201 sayılı Yasa'ya göre borçlanmanın iptal edildiğini ileri sürerek ödenenlerin istirdadını istemiştir. Dosyada bulunan, Trabzon iş Mahkemesinin 1997/759 esas sayılı dosyasında Mehmet'in hak sahiplerinin Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü aleyhine açtıkları tesbit davasına ait verilen 15.4.1999 tarihli ve 1997/759 esas 1999/85 sayılı kararın Yargıtay'dan da geçerek kesinleştiği, kararın içeriğinden muris Mehmet'in 1.11.1995 tarihinde vefat ettiği, 3201 sayılı Yasaya göre borçlanmanın iptal edildiği ancak, murisin iptal edilen borçlandığı süre dışında kalan hizmetlerine göre hak-sahiplerine ölüm aylığı bağlanması gerektiğine, yetim aylıklarının kesildiği 21.7.1997 tarihinden itibaren yeniden bağlanması gerektiğinin tesbitine karar verildiği anlaşılmaktadır. Şu duruma göre, hak sahiplerine 1.12.1995 -21.7.1997 tarihleri arasında davacı Kurumca 3201 sayılı Yasa ve diğer hizmetlere göre bağlanan ölüm aylığından yine 1.12.1995 - 21.7.1997 tarihleri arasında 3201 sayılı Yasaya göre borçlanılan süreler dışlanarak bağlanması gereken ölüm aylığı hesap edilerek, iki ölüm aylığı toplamları arasındaki farkın Sosyal Sigortalar Kurumu'nca geri istenebileceği göz önünde tutularak ve bu arada davalılara ödenmekte olan yetim aylıkları 21.7.1997 tarihinde kesildiğine göre tekrar bağlama tarihine kadar ödenmemiş yetim aylıklarının da tesbit edilecek borç miktarından tenzili suretiyle alacak borç durumunun kesin olarak belirlenmesi gerekir.
Mahkemece yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı gerekçelerle davanın reddi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S o n u ç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 16.11.1999
gününde oybirliğiyle karar verildi.