 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E. 1997/5167
K. 1997/5121
T. 3.7.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
HİZMET SÜRELERİNİN TESBİTİ
KARAR ÖZETİ: Mahkemece celbedilen işyeri dosyasındaki tediye bordrolarında ve Kurum'a bildirilen gün sayısında çelişki varsa, işçi imzasını inkar ediyorsa, beraber çalıştığı tanıklar da, çalışmanın sürekli olduğunu beyan ediyorlarsa, çelişkiler giderilmeden davanın reddi doğru olmadığından, imzaların, davacıya ait olduğuanlaşılırsa, bordrolarda gösterildiği halde Kurum 'a bildirilmeyen çalışmaların tesbitine, imzalar davacıya ait değilse, davanın kabulüne karar vermek gerekir.
(506 s. SSK. m. 79/8)
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 21.12.1987-6.8.1996 tarihleri arasında sigortalı olarak çalıştığının tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hâkimi tarafından düzenlenen raporla kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
Davacı, 21.12.1987-6.8.1996 tarihleri arasında davalı işveren Süleyman'a ait tuğla ve kiremit satışı işyerinde yükleme ve boşaltma işçisi olarak kesintisiz ve sürekli çalıştığı halde hizmetlerinin Kuruma eksik bildirildiğini belirterek, Kuruma bildirilmeyen hizmetlerinin tespitini istemiş, Mahkemece; çalışılan günlerin Kuruma bildirildiği, başkaca çalışmasının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacının ilk defa 21.12.1987 tarihinde, ikinci defa 1.5.1989 tarihinde işe girişinin Kuruma bildirildiği özlük dosyası içindeki işe giriş bildirgelerinden anlaşılmaktadır.
Özlük dosyası içindeki 19.2.1997 günlü sigortalı hizmet cetveline göre; 1987/3. dönem ile 1995/2. dönem arasında 993 günlük hizmet gösterildiği ve sigortalının işten çıkışı bildirilmediği, ancak Aydın Sigorta Müdürlüğü'nün 5.5.1997 günlü cevabi yazısı ekinde mahkemeye gönderilen prim tahakkuk cetvelinde 1988/2. dönem ile 1996/2. dönem arasında 356 günlük hizmet gösterildiği, ayrıca 3.4.1989 tarihinde işten çıkış bildirildiği halde Kurum'un birbirinden farklı bu iki bildirimi arasındaki çelişkinin giderilmemiş olması,
Celbedilen işyeri dosyası içindeki ücret tediye bordrolarındaki gün sayıları ile Kuruma bildirilen gün sayılarının birbirinden farklı, olduğu, davacının kesintisiz ve sürekli çalıştığını belirterek ücret tediye bordrolarındaki imzaların kendisine ait olmadığını savunduğu ve davacı ile birlikte çalıştığı anlaşılan tanıkların davacının çalışmasının sürekli olduğuna dair beyanlarının da bordrolarda yazılı bulunan ve ayrıca Kurum'a bildirilen gün sayılarıyla çeliştiği halde bordrolardaki imzaların davacıya ait olup olmadığı yöntemince araştırılmadan imzaların davacıya ait olduğu kabul edilerek yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması isabetsizdir.
Mahkemece yapılacak iş; şayet ücret tediye bordrolarındaki imzaların davacıya ait olduğu anlaşıldığı takdirde bordrolarda gösterilen ve Kuruma bildirilmeyen çalışmaların tespitine imzaların davacıya ait olmadığı anlaşıldığı takdirde isteğin kabulüne karar vermekten ibarettir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 3.7.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.