 |
T.C.
Y A R G I T A Y
10. Hukuk Dairesi
E. 1997/4753
K. 1997/4839
T. 24.6.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YAŞLILIK AYLIĞI BAĞLANAMAMASI
YANILTARAK İŞTEN ÇIKARMAK
MÜTERAFİK KUSUR
KARAR ÖZETİ: Yaşlılık aylığı bağlanacağı düşüncesiyle, işverenin ve Kurum'un yanıltması sonucu işinden ayrılan davacının uğradığı zarar hesaplanırken; işten ayrılma tarihi ile yaşlılık aylığı bağlanma tarihi arasındaki alacağı yaşlılık aylığı miktarının esas alınması doğru ise de, işçi, asgari ücretle iş bularak çalışmamış olmasından dolayı müterafikkusurlu olduğundan, bu dönemde asgari ücretle elde edilmesi gereken kazanç hesaplanan zarardan düşülmelidir.
(506 s. SSK. m. 59, 60, 61)
(818 s. BK. m. 44/1)
Davacı, davalı Kurum ve işverenin hatalı işlemi sonucu zarara uğradığından bahisle, 220.000.000.- TL.nin yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
Dosya içeriğinden davalıların yanıltmaları sonucu sigortalının yaşlılık aylığı bağlanması isteğine dayanarak işyerinden ayrıldığı, ancak yaşlılık aylığı için gerekli şartların uzun bir süre sonra oluştuğu anlaşılmaktadır. Zarar hesabı yönünden işten ayrılma tarihi ile davacıya yaşlılık aylığı bağlanma tarihi arasındaki alacağı yaşlılık aylığı miktarının göz önünde tutulması doğru ise de bu devrede artık sigortalı da kesin olarak kendisine yaşlılık aylığı bağlanamayacağını görerek durumu bildiğinden, anılan dönemde en azından asgari ücretli iş bularak çalışması ve kazanç sağlaması gereği vardır. O nedenle, kazanç kaybında kendisi de müterafik kusurludur.
Dairemizin yerleşik inançları da dikkate alınarak, hesap edilen tazminat miktarından asgari ücretle çalışma sonucu elde edilen kazancın da tenzili ile sonucuna göre karar verilmesi zorunludur. Bu itibarla, yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usule ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.6.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.