 |
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E. 1997/2786
K. 1997/3026
T. 28.4.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
SANATÇI BORÇLANMASI
KARAR ÖZETİ: Güzel sanatlar dalında çalışanların, sigortalı sayılmaları ve hizmet borçlanabilmeleri için açtıkları davalarda, sadece tanık dinlenmesi ve borçlanma belgesini onaylayan derneğin o dönem için var olup olmadığının araştırılması ile yetinilmemeli; hizmet belgesini düzenleme yetkisi işverene ait olduğundan, işyeri ve işverenin varlığı kanıtlanmalı, sanatçının hizmet aktine dayalı olarakfiilen çalışmışlığı ve uğraşısında yetkinliği belirlenmeli; ayrıca, borçlanma belgesini onaylayan kuruluşun dayanak bilgileri incelenip, bütün kanıtlar değerlendirilerek karar verilmelidir.
(506s. SSK. m. 2, 4, 6, ek m. 10, geçici m. 80)
Davacı; 28.12.1995tarihli borçlanma talebini reddeden davalı Kurum kararının iptaliyle, borçlanma talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hâkimi tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
Davacının, 506 sayılı Yasanın 4056 sayılı Yasa ile değişik geçici 80. maddesi uyarınca yaptığı borçlanmanın geçerliliğinin tesbitine yönelik davası, yazılı gerekçelerle reddedilmiştir.
Yargılama sürecinde tanık dinlenmesi ve borçlanma belgesini onaylayan derneğin, borçlanılan dönemde var olup olmadığının araştırılması dışında yeterli inceleme yapılmamıştır. Anılan yasa hükmü, borçlanmaya esas hizmet belgesini düzenleme yetkisini öncelikle işverene vermiştir. Borçlanmaya konu ses ve ritm sanatçısı olarak çalışmaların geçtiği işyerleri ve işverenlerinin varlıklarının kanıtlanması yolunda gerekli araştırma yapılmalı, işverenler nezdinde geçtiği iddia edilen çalışmaların, hizmet sözleşmesine dayalı olarak 506 sayılı Yasanın 2, 4 ve 6. maddeleri kapsamında sigortalı niteliğinde ve fiili çalışma olduğu kuşkuya yer vermeyecek biçimde kanıtlanmalı, davacının borçlanma belgesinde öngörülen uğraşısında yetkin olup olmadığının dayandıkları ve çalışma sürecine ilişkin çalışmaları gösterir kanıtlar toplanmalı, borçlanma belgesini onaylayan kuruluşun dayanak bilgileri incelenip, bunun sigortalının salt sözlü beyanına dayalı bir onay olup olmadığı belirlenmelidir. Yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen kanıtların değerlendirilmesi sonucunda bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.4.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.